ma-vi-ce öpüşmeler
dağ yalnızlığı düşlerim vardı
beyaz kanatlılardı hepsi silahların gölgesinde büyürlerdi ne zaman gece olsa boğazımda düğümlenirlerdi hep açıp kapıyorum gözlerimi mehtap allı pullu lalelerle bezensin diye ve topluyorum günah tohumlarını elleri kirli medeniyetin elinden yıkıyorum mescid-i aksanın gözyaşlarında göz hapsi adı barış olan kurşun yüklü bakışların hepsi ne sevdalı yiğitler kırmızıya boyandı bu uğurda ne gözyaşları kınaları yoğurdu eller boş kalınca kurdun yüreğinde kaçkın yürekli masumiyet satılığa çıkarılmış gelin pazarında en koyu ayrılıkları yaşadım /günbatımında ellerde umut,gözlerde hasret kalplerde aşkla eğildik adem-i başlangıçlara ölmek en çok aşka yakışırdı bu uğurda/öldü de beklemek en çok sevgiliye yakışırdı bu uğurda/bekledi de yas tutmak en çok analara yakışırdı bu uğurda/tuttular da ve ağlamak en çok yagmura yakışırdı bu uğurda/ağladı da şimdi ma-vi-ce öpüşmeler var semada gökkuşağı merdiven oluyor tüm ayrılıklara ve vuslat son buluyor feza da /gül kokulu nidalarda... selçuk bozdağ/2009 |
şimdi ma-vi-ce öpüşmeler var semada
gökkuşağı merdiven oluyor tüm ayrılıklara
ve vuslat son buluyor
feza da /gül kokulu nidalarda...
cok güzel bir siir yüregine saglik tebrik ederim saygilar selamlar.