UZUN ISLIKAldırma sözlerime, benimkisi lakırdı, Yamaç yere dikildim, rüzgar dalımı kırdı. Ayağım kaydı ansız, önce zannettim rüya, Keskince bir ayazda, düştüm bir soğuk suya! İnsan doğruyu görmez, sularda ıslanmadan, Oldum işte sayende, şimdi bir kardan adam. Beyaz karlar altında, öğütülürken keder, Şimdi yüzüme bakan, talihim ak zanneder. Kara yüzümü görme, eriğince bu karlar, Dalım çiçeğe dursun, bekle gelecek bahar... Bembeyaz çiçeklerin, kalırken ben içinde, Eğilir ince dalım, selamlar sen geçende... O zaman üzme n’olur, yapraklarım narindir, Gül demekle gülünmez, öpmeyince incinir. Nice ayazlar yerim, uğruna bir çiçeğin, Buz kesiyor dört yanım, ortasında gerçeğin! Çıkmak için değildir, bakmak için yokuşlar; Kuru dallara bile, konmaz bildiğin kuşlar. Aldırma kara kışa, tüne sen dallarımda, Gelir çiçek zamanı, kalmaz bunlar aklımda. Ne güzel şeymiş meğer, ara sıra unutmak, Koşar adım gelerek, bir yar elinden tutmak. Tutmadın ellerimden, bir ömür askıdayım. Bir şubat ayazında, yine bak sulardayım! Ben künhüne varırken, içli, ince kederin, Çeksin içine beni, bir dalgada gözlerin... Olsun, sokul yanıma, bu ıslak uykularda, Uzunca bir ıslık çal, kaybolurken sularda... Hayrettin YAZICI |
Uzunca bir ıslık çal,kaybolurken sularda...
Biraz umutsuzluk saklamış derinlerinde ama harika şiirsel bir güzellikti.
Aldırma sözlerime,benimkisi lakırdı,
Yamaç yere dikildim,rüzgar dalımı kırdı.
Çaresizlik bile güzel bir anlatımla allı pullu geline dönmüş.
Can özümden kutladım saygılarımla...