2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1097
Okunma
Küllerle karılmış elimde olmadan
yıkıldığım sabahlar zaman kulesinde
aşılmaz duvarları kedi günlükleriyle mütereddidin
elinde biriktirdiği yaşam kanıtı düzlemsizliklerim
enlere boylam olmuş emanettir kahve tohumu
ve kızarmış başaklar sır olur
aniden patlar gözlerimde gökyüzü
alışılmış sıradanlığımı bulamam
bir fight club çıkar gelir
3’üncü kişiliklere bırakırım
gözyaşı saltanatını ruhumun
ya ben kaçıncı yüzyılım
yüzleşince karanlık dehlizleriyle ömrümün
otobüs yolculukları bir şehirden
taşıyacak aşçı yamaklarını kambur sırtında geleceğin
oto tamircileri Ferhat’in öyküsü gibi
kanatlı sessizliğim ve sensizliğim
ezeli bir sabırla
yarından
dönmeni bekliyorum
asmalı konağın
asmasız gölgesinde
münzevi ruhumun.
FARUK TABAK