Kurtuluşun Yok Bu Gece
....
Dîl’em .. Öz sancım Sen.. Sırlı Mabedimin ifşası Dîl’em .. Mahpusluqumun türküsü, qörüş qünümün qardiyanı Sen .. .... işte bir qece kamerden nasipsiz , yıldıza uzak perde üstüne perde , kavuşmaların üzerine inen bir peçe.. Kime ç/alınacaqım sence ? Bir yürek Kaç cephede savaşabilir söylenese ? bölünürken parça, parça hanqi tarafım şehid bir meyyit olarak düşer risalene.. Ey Dîl’em .. kurtuluşun yok bu qece ..! Ayrılqa tiryaki etme dedim bu sefili (!) ne vakte kadar susacaksın yahut konuşuyorsunda benim basiretimmi baqlı artık söyle (?) Eqer öyleyse; çöz senden yana kavuşmaya enqel olan şu düqümleri, Tahammülsüzüm ’’Kaldıramayacaqım yükü yüklemezsin’’ bilsemde.. susamışken bunca vuslata , kurumuşken sinem ayrılıkla ve çatlamışken ayak bastıqın topraklarım sen ne vakit bir damla suyu helal edip damlatacaksın baqrıma .. Yak/ma Dîl’em , Dîl’em/im düştüm işte qönlümün üstüne, bunca avareyi kandırırken ummanından serbestce , bu başı bozuk deliyemi kahrın söyle.. Diye sitem edecek oluyorum yine Haşa ve Kella Biliyorum ’’seven sevdiqinden asla yakınmaz’’ diyor şair ama o şair bilmiyor ki Dîl’em .. bilmiyor yanqınımı , ateşimi , hararetimi Bilmiyor Safada qördüqüm Namus-u Ekberini.. Bunca bilmeyenin arasına çalı çırpı atar qibi attın beni, lakin anla bu kazan çok büyük İbrahimi bir qövdem yok ki benim doldurmuyor içini.. Nakşediliyor , işleniyor sensizlik ciqerlerime, aldırmıyor Lafzı Celalinin heybetine sözlerim Vird ediniyor sol qöqüsüm dört parmak altında ki yerde , yumuk qözlerde binlerce esma tecellisi dönmekte , damaqa yapışan dil haykırararak Seni sayıklıyor öyle sessizce.. âh Dîl’em ! arttırsanda mesefaleri dilediqince .. Cesedim yıkanırken teneşirde qassallarce , bir top kumaşı qiydirirlerken soquk bedenime , musallada kılınırken namazım, imamım dediqim hasretle Sorunca Hak Helal Ediyormusunuz Bu zata işte o vakit ayaklanır qönlüm başını çıkarır çıldırmış özlemin, qözü senin üstünde ! Duy qayrı (!) qötür beni Ebedi Meskenime qeciktirme daha fazla, kuruyacak yaktıqın Kına ellerimde.. //Kurumasın kınalar , yıkayacak bir çift el yok ise üzerinde..// (Fatima Zehra Demirhan / aHuZaRi) |