belirsiz vakitler______belirsiz vakitler boz bulanık bir su oldu zaman duman gibi sis gibi acı gibi telvelenen kederimle tortu tortu içime çökmekteyim unutulmuş yürek mezralarında kimsesiz kör bir kırlangıç misali eski bir sevdaya tutundum beklemekteyim ... uzaklarda bir yerde günüme uğramayı unutan şafak söküyor yıldızların söndüğü hasretin büyüdüğü o şehirde o şehirde beni düşünen biri var bilmekteyim bilmek derman mı yüreğime değil bilmek sonu mudur hasretin değil ve yüzünü görmeden eline dokunmadan saçlarını okşamadan “seni seviyorum” diyemeden beni sevdiğini bilmek nedir söyleyin azar azar delirmekteyim ... alca kınalar yakılmış yaşlı gözleri al duvakla örtülü siyah belikleri salınmış kara sevdasına yaban ele verilen bir gelin gibi kaderimin terkisinde, yollara düşmüşüm adresi yok mühleti yok vadesi dolmaz kuş uçmaz kervan geçmez bilinmez bir çilehaneye , sürgüne gitmekteyim ... her sabah ezan vaktinde başlar her gece yarısından sonra ığıl ığıl süzülür yüreğimden can yarısı can yarası elimde bir dev aynası düşen damlalardaki, gözlerini biriktirmekteyim ... belirsiz vakitler boz bulanık bir su oldu zaman çok uzaklardayım görülmüyorum duyulmuyorum bilinmiyorum yavaş yavaş ölmekteyim… Ceyda Görk |
her gece yarısından sonra
ığıl ığıl süzülür yüreğimden
can yarısı
can yarası
Diyecek söz bulamıyorum inanın, Sükut ikrardan. Muazzam...