Günlerden Hüzünertesi...
günlerden hüzün ertesi..
hayatımda bağ bozumunu yaşıyorum... küfemi boşaltmak,hafiflemek, geleceğimi yudumlayarak yol almak, hüzünlerimden uzaklaşıp, iki ateşin öyküsü olmak istiyorum ... özlemlerimi dudaklarıma salmak, kokusu sinmiş yaşanmışlıklar, aşık olmak, aşık olunmak istiyorum... günlerden hüzünertesi... çok şeymi istedim hayat senden? yine oyun oynadın bana, yaşamak adına yıllarca, soluk alıp verdim yalnızca... tuvalinde bile kandırmışsın, maviye boyamışsın hüzünlerimi. ışıltı serpsende aşkımın dizelerine şiirim yine hüzünlü yine boynu bükük.... yaptığın bestedede makam aynı, önceleri tatlı gelsede tınısı, sonu hüsran sonu yine hüzün.. elime tutuşturduğun elma şekeri kandırılmışlığımın simgesi.. yalnızlığımı örtemeyen gece bile, ’zavallı’ diyerek sunuyor bana.. simsiyah yüzünü, günlerden hüzün ertesi... şimdilerde bana en çok yakışan, kızıl ve sarının rengi.. umutsuz yarınlara terk ederken beni, kaydırdık avcumuzdan masumiyeti.. bir başıma kalabalığım kendime bile şimdi.. günlerden hüzünertesi.. endişelenme! .. korkma artık benden, ne karşına çıkarım, nede yarınlarına.. yalancı dudaklar öpecek seni, yabancı parmaklar dokunacak.. en çokta bu canımı acıtacak. hüzünertesinde veda ederken sana.... |
hayatımda bağ bozumunu yaşıyorum...
küfemi boşaltmak,hafiflemek,
geleceğimi yudumlayarak yol almak,
hüzünlerimden uzaklaşıp,
iki ateşin öyküsü olmak..
Şiir de bir nevi ruhumuzun küfesini boşaltmak değil mi?
Ve her yazılan mısra bir öyküye kucak açmıyor mu?
Bazen bağ bozumlarına bazen mutluluklara açıyoruz yelkenlerimizi...
Kimi zaman yırtılsa da yelkenimiz küreksiz kalsak da okyanuslarda hayat yine de yaşamaya değer sevgili arkadaşım...
Kutlarım yüreğini güzel şiirdi...
Bernaca Sevgilerimle...