DUMAN ARABASI
Koşuyorum, dumanlı hatıraların arasında
Ayaklarım çıplak Ağzımda hülya teyzenin iğdeleri Saçlarım ıslak Hiç bir şeye aldırmadan koşuyorum Bir elimde misket poşetim Diğer elimle düşen pantolonumu tutuyorum Çocukluğum takılıyor duman arabasına Bütün oyunlarım sahipsiz kalıyor sokak arasında Birde Peşimden ağlayan göz kulak olamadığım kardeşim yol kenarında Çocukluğumun ihanetine uğrayan sokağın Uzaklaştıkça büyüyen suskunluğunda Koşuyorum, dumanlı hatıraların arasında Ne kaydırak taşım nede gazoz kapaklarım umurumda İncir ağacının yaprağında takılı kalan tüf tüf kağıtlarım Ağacın gölgesinde kuruyan ağzı ıslak hortumum İçine telaşlı ayak izlerimden savrulan topraklar birikiyor Misket çukurumun Koşuyorum, dumanlı hatıraların arasında Koşuyorum topuklarım yırtılırcasına Sallandıkça parmaklarımı sızlatan misket poşetimi Fırlatıyorum bir kenarıya Dumanlar yükseldikçe gökyüzüne Daha bir hızlanıyorum Hızlandıkça sanki dumanlar ülkesine uçuyorum Dumandan evler, arabalar, kuşlar Ve hatta uçurtmalar görüyorum Gökyüzünün en dumanlı maviliğinde Yoğun duman şartları nedeni ile okullar tatil oluyor Sen sun şişelerinde dumanlar satılıyor gazoz yerine Bizim duman dede yine lastik ve kablo yakıyor Dumanı hazır ateşlerde Bağdaş kuruyorum dumanların en ihtişamlı yerinde Her yanından duman çıkan cariyeler dolanıyor tepemde Çocukluk aşkım burcuda içlerinde Dumanlar ülkesinin en kuytu köşesinde Başımızda dumanlar son veriyorum dumanlı düşlerime Koşuyorum, dumanlı hatıraların arasında Adımlarım küçüldükçe Duman arabası ile aramızda kalan uzaklık büyüyor git gide Düşlerim yavaşça kayboluyor Duman arabası dumanlar ülkesine doğru uzaklaşıyor Şimdi Aşağı mahalledeki çocukların düşlerinden geçmeye gidiyor Ardından öylece baka kalıyorum Dudaklarımı şişirip alıngan bir ifade ile yüzümü asıyorum Gözlerimin çukurlarına hüzünler doluyor Yalnız bu hüzün fazla sürmüyor Birden telaşla koşuyorum sokağımıza doğru Bir kenarıya fırlattığım misket poşetim aklıma geliyor 31.08.09 İzmir kafkas unlu mamüller Söz:burhan orhan |