YARIN DÜNDEN SONRAYDIYorgunum Yollardan Dingin göğsünde dinlenebilmek için geliyorum Çok uzaklardan I. Gece alışkanlıklar yapar demiştim Yalnızlık hasreti taşır yanında, dinlemedin Oysa ben yaşamıştım bütün bunları senden öncede Yokluklar yollarımı bağlamıştı, Hasret bana en derin acılara bedel işkenceydi Suskunluğum susturulduğumdandı sevmediğimden değil Aşk bir pula satılırken izbe sokaklarda Haraç mezat alıcılar üşüşmüştü başına aşktan anlamayan Hiçbir şey eskiden olduğu gibi ak pak değil artık Ne badireler atlattık biliyorsun Ne yorgunluklar vardı sırtımızda taşıyamadığımız Hepsine eyvallah dedik, direnmeden Hepsini kabullendik sorgulamadan, bazen de bilmeden …. Ve biz, Düşündük ki bundan sonrası bizim Bundan sonra gelecek yarın, Oysa yarın dünden sonraydı bu günden sonrası meçhul Yarından sonrası yoktu. …. Mor renkler kaldı elimize akşamlardan Mavi umutsuzluklara gömüldü, Yeşil sarı bir sonbahar artık Beyaz kıştan arta kalan zirvelerde Tozpembe hülyaların tozu kaldı geriye Deniz maviye hasret, biz denize. …. Umut daha yollarımızın başında tükendi Karanlık şehrimizde cirit atıyor pervasızca …. II. Şimdi uzun geceleri sarıyoruz koynumuza sessizce Beklentileri kapı aralığında bıraktık Sevinçleri gömdük yüreklerimize Sen ben kavgalarını bitirdik hayat müsavi ikimize de Acılar arka bahçemizde, sevda iki damla yaş Gözlerimizden ellerimize süzülen Kapatma avuçlarını gözlerim kapanmadan Ki toprak sarmadan bedenimi Sızmasın o iki damla parmaklarından …. Aç kucağını bu günü yaşamak düştü bize Ne varsa yaşayabileceğimiz akşam kızıllığına kadar Sonrası gece, sonrası bilinmez bir hengâme Ya içine alır bizi, ya sonrası vaveyla Yarın dünden sonraydı, dün bu günden önce Bu günden sonrası kalmadı artık Hayat; Dünle yarın arası bir gün Yaşa yaşayabilirsen gönlünce. …. Bitmiş bir hikâyenin iki kahramanıyız artık Dünü kaçırmış yarına ulaşamamış yolcularız Kabul et, son nefesimi vereyim göğsünde. Hüseyin AKOVALI |
bırakmalı kendi haline kadını
yüssüzlüğünü kanatmalı, kanatlanmalı o çukurdan
inecek başka bir gövde veya göğsüne yapışacak başka bir pul
su ve hengâme!
ışıkla hüseyin