Ay yüzlüm, seni nasıl anlatsam!
Yeni doğmuş aya benzer gülüşün.
Bir gece ansızın kapımı çalsan,
Düğün olur, bayram olur gelişin.

Yazı yazsam suya kalmaz ki izi.
Gözlerin içimde bir derin sızı.
Sen, gamlı dağımın bahtiyar kızı.
Yolumda harami gönül hırsızı.

Yıldızım, ışığım,güneşim, ayım.
Kirpikleri okum, kaşları yayım.
Senin için bir onulmaz hastayım.
Gel benim efkarım, gel gönül sızım.

Üşüyorum, kolla beni, sar beni.
Ümit ol gönlümde, eyle yâr beni.
Karlı dağım, yanan çölüm gör beni.
Işık ışık ışı, ısıt içimi.

Zaman, bir yaralı kuş, sen olmayınca.
Biter mi bu çile, sen gelmeyince?
Efkârım, umudum, en gamlı yanım;
Cesaretim, korkum ve heyecanım.

Leylaklar, gülleri kıskansın dursun.
Sen geçerken güller selama dursun.
Kokunu her gece getirsin rüzgâr,
Belki yüreğinle benim olursun.

Üzüm üzüm baksın, güzel gözlerin.
Her zaman bağrımda yara gözlerin.
Atar zemheride nâra gözlerin.
Yüreğimden vurur, beni sözlerin.

Mısra mısra seni anlatıyorum.
Gözlerin içimde en tatlı yorum.
Seni senden bile kıskanıyorum.
Sensin artık benim kolayım, zorum.

Hayal hayal gülümsersin ufkumda.
Başkasına yer yok gönül tahtımda.
Evdeşim, sırdaşım, gönül hikâyem,
Şu yalan dünyada biricik gayem.

Anılarım yalnız senle süslensin.
Bu yaralı kalbin sahibi sensin.
Bazen mutluluksun, bazen elemsin.
Gel virane yanım bir an şenlensin.

Sükût et geldiğin zaman sadece.
Gözlerinle söyle bana emrini.
Kirpiklerin, derman olsun derdime.
Çare seni, derman seni, dert seni.

Renk renk çiçek açar gönül bahçemde,
Sen bana içten bir gülümsesen.
İnan, bana dünyaları verirsin;
Bir gün ansızın çıkıp da gelsen.

Ellerim hep böyle boş mu kalacak?
Gözlerim yollarda seni anarak.
Sorgusuz sualsiz sende yanarak.
Hasretinle sana destan yazarak.

Taşa çaldım hep yoğumu varımı.
Boş eyledin benim intizarımı.
Viraneler içre bergüzarımı,
Sakladım kimseler görmesin diye.

İntizarda gözüm, gelirsin diye.
Bağındaki gülü dereyim diye,
Bana sunacağın güne hasretim.
Sevincim, elemim, gül yüzlüm benim.

Nâra attı beni, güzel gözlerin.
Yağmur derim, dolu derim, kar derim.
Sana hasret kalmak, belki kaderim.
Gülüm benim, sevincim ve kederim.

Yâr deyince, akan sular durmalı.
Sarmak istediğim beni sarmalı.
Elleri kınalı gelin olmalı.
Sevda seni, hasret seni yâr seni.

Açar sen gülünce, dağ bayır çiçek.
Saçının örgüsü en güzel gerçek.
Yüreğim üstünden kirpiğini çek.
Avut beni, eğle beni, yâr beni.

Kara bahtım gel de senle ağarsın.
Yanan yüreğimde, damar damarsın.
Baktığım aynada bana bakarsın.
Zalim seni, gaddar seni, can seni.

Itır çiçeğinden kokunu aldım.
Sevda kervanından yükümü aldım.
Başımda vuslatın som altın tacı,
Demir çarık, demir asa kapına vardım.

Yıldırımlar düştü, sevda bahçeme.
Yüreğimde yalnız, yalnız sen varsın.
Bazen serin bir yer,bazen bir nârsın.
Gün gelir de belki beni anlarsın.

Odlara sal beni bir soğuk günde.
Nefesim kesilir, sen geldiğinde.
Kalbime attığın o kördüğümde.
Anla beni, okşa beni, çöz beni.

Rüzgârlar söylesin sana aşkımı.
Yağmurlar yıkasın da saçlarını.
Kulakların her an çınlasın dursun.
Biraz anla beni sevdam n’olursun.

Bağrımı yarsalar, sen varsın orda.
Belki gelir diye gözlerim yolda.
Bir zerre toz olsam, geçtiğin yolda.
Belki o an erer, ruhum sükûta.

En güzel nağmesin, sen işittiğim.
Bazen bir hoyratsın, bazen bir şarkı.
Gözlerinde eriyip gitmek isterim.
Şiir şiir seni sarmak isterim.

Niçin bilmem, beni hiç anlamazsın.
Bırak saçlarını rüzgâr tarasın.
Sana başkaları bakmasınlar da.
Bu büyük aşkımız mahşere kalsın.

İçimi, dışımı sen sardın inan.
Ben de bir yürek var, hasretle yanan.
Birazcık gülümse, avut bir zaman.
Ziyanı yok gelme son nefesimde.
Ankara,2003