Zor Kadın
zor kadınların mor düşlerinde çürürken
o boş kaldırımları inadına yürüme nöbetinde yırtılır emanet topuklarım iştahla kanarım kendime kabuk bağlarım çözülür, dualar yetmez, çaputlar tutmaz ya göz yaşlarım… uçsuz bucaksız çöllerinde ölebilmekse yalın ayak düşlerin faturası sen diye bir kumaşla örtüp gömsünler zihnimi nasıl olsa seni başa sarar terbiyesiz film şeridi gözlerim oysa seni seyretmeyi bile kaldıramayan bir bünyeyle hep sana bakan pencere diplerinde şifa niyetine tokatlar bekledim bir mucizeyi bekler gibi ahmak bir firarla çıkarım içimden umuduma damladı hüznün, en fazla mermer çizer pişmanlığımı erkekliğimin dış cepheleri sıyrılır senle ilgili her şeyi karanlık vurur zor kadınları rüzgargülleri vurur mor düşleri ıskalamaktan sesim yırtılır tutamam o vakit yelkovanı kırılır zaman kumbarasının kurgusu, akrep uyur susuz dudaklarımızın nezaretinde var olmayı hayal etmeyi bile beceremeyen pagan dinlerin dualarında bir tören ıslah edilmeden sunulan bir intihar düeti, senle ben ne zaman dinlesem etimi döver iskeletim bilirim o vakit ruhum yırtılır 04:15 Alican Doğar |