Aşk ve Sır-1-
’Ben Leyla’yım ama Mecnun nerede...? ’Diyenlere
bir ses dedi ki ;’Gel ! uzaklara gitme , al da aynayı bak gözlerinin içine içine’’ Aşk ve Sır -1- Gökte iki yıldız Biri Elifim’e düştü Diğeri Cim’e Güneşi sıvayınca gece Göründü arasında Aydan sıyrılan perde Sığamadı hiçbir yere İçimde ki iki hece Aşk mı, sır mı ?dediler Sorsalar da demedim Dermiyim? hiç kimseye Sabrı doldurmuştum Sırlı kâseye Esen rüzgârın yelesinden tutup da Sundum Aşk’ı üstünde ki, asırlık türküye Ferhat geldi ’şirinim …’dedi Dağlardır yarin dedim vermedim Kays geldi ’Leylam’ın gözleri… ’dedi git çöllere geceyi sür dedim Mecnuna bile vermedim Bir Hille’li geldi sormadan verdim. Sardı atının kayışına Kırbaçlayarak zamanı Götürdü gözyaşlarımı Dicle yatağına Artık Vuslatını bulmuştu iki yıldız arasında asılı kalmış esrarla Nal seslerinin çıplak ayaklarından çalınmış Çöl kumlarıyla Aşk ve sır düştü Acıyla karılmış kağıtlara Diyar diyar gezdi Önce Babilde vuruldu Dicle yatağında ki Leylanın dudağıyla Sonra … İstanbulun gözyaşı oldu Haremde ki bir kadının feryadıyla Ah Rukâl Âh Şeb-i sâfa olmuş adınla Şimdi bir ceviz dibinde Geçmişi dört ay’a sığmayan Rahmine düşmüş yavruyla Babil’den –İstanbul’a Düşen satırlarda Mecnun dan daha mecnun Leylamı buldu seni ay ışıksız gecede ki duayla Bu şiir İskender Palanın ’Babilde ölüm, İstanbul da Aşk ’isimli eserinin ilk 10 bölümü için yazılmıştır….Amaç kitabı özümsemek , okumaya ve okutmaya şiirle destek vermek içindir ...Saygılar efendim siirde kullanılan fon: FARİD FARJAD |
Şeb-i sâfa olmuş adınla
Şimdi bir ceviz dibinde
Geçmişi dört ay’a sığmayan
Rahmine düşmüş yavruyla
Babil’den –İstanbul’a
Düşen satırlarda
Mecnun dan daha mecnun
Leylamı buldu seni
ay ışıksız gecede ki duayla
çok çok güzeldi yürekten tebrikler