ÖNCE VE SONRA VE DAHA SONRAÖNCE Sen benim kimseye gösteremediğim Ruhumum da ki yalnızlığımı paylaştığım resimdin İsimdin yüreğimde Ve yorgun akşamlarda dinlerken sesini Dingin suların meltemle gelen yosun kokularındaydın Renktin gözlerimde VE Gidişlerimiz vardı bir zamanlar Vakur dimdik sevdalara doğru Ve dönüşlerimiz, Eline bileti verilmiş yolcu edasında hüzünlü Kadere idi serzenişlerimiz. Yok yere ağlamamış mıydık sevda uğruna? Yok yere dökülüp saçılmamış mıydık umutsuzluklarda Mevsim artığı sarı yapraklar uçuşurken sokakta Kelimeler diziliyordu boğazımıza bir bir Ve hüzün düşüyordu akşamlarımıza Bilirdik aslında buz kesmişti yüreklerimiz Ayaza çalmıştı sevdalarımız Ve oturur ağlardık Arkalarından ağıtlar yaktığımız hayatlarımıza Siyah kaplı defterimizin beyaz sayfalarına Kızıl mürekkeple şiirler yazardık Ve kan damlardı artık mısralarımıza SONRA Sonra unuttuk her şeyi hiç bir şey olmamış gibi Yeniden bakındık etrafımıza Yeniden sevmeye kalktık fitursuzca Elbet olmadı, Elbet hiç biri tutmadı ilkinin yerini Zembereği boşalmış saat gibi boşaldık şuursuzca. VE DAHA SONRA Hüzün yoldaşımız oldu ve yalnızlık kardeşimiz bağrımızda Yürüdüğümüz yollar çatalladı hep Bitti beklentiler, acılar çöktü üzerimize uğursuzca Köşeye atılmış eski bir masalın sayfalarındayız artık Kim okur, kim bilir yaşadıklarımızı Ki hepsini anlatmıştık sıra sıra kusursuzca ….. Ve daha sonra yaramaz bir çocuğun ellerinde parçalandı masal Unutulduk. Yazılmayı bekliyoruz yeniden, umutsuzca. Hüseyin AKOVALI |
Uzun süredir teknik sorunlardan dolayı takip edemediğim sitede neler neler kaçırmışım, böyle şiirleri okudukça daha iyi anlıyorum.