HER GECE YARISI BİR NEFES GİBİ...her gece yarısı bir nefes gibi hüzün dolu bir iç çekiş gibi efkâr gibiyim filitresiz bir eski zaman sigarasıyım parmaklarında şimdi götür dudaklarına yak beni bu saatlerde ben hep o tütündeyim bir kibrit alevinde kor olmaya hazır yüreğim içine çek yavaş yavaş zehir tadımı hisset kokumu duy acımdan acılar beğen savur sonra beni o yasak düşlerin griliğine duman duman ki yaşadığın yerlerde gezinmeliyim odaların duvarlarına aynalara camlara gönlümce kendimi resm’etmeliyim... önce gözlerimi sonra dudaklarımı saçlarımı ve en sonra saclarını okşayan sana şiirler yazan ürkek ellerimi cizmeliyim ve sen o anda dudaklarının kıyısında acı bir gülüş gibi beklediğimi hissetmelisin tam gece yarısını vururken saatler her şeye ve her şeye rağmen özlemelisin özlendiğin gibi hani o sabâ şarkı vardı ya "Hayal-i yâre değme girye dursun, Kurulsun sahn-ı çeşmimde otursun..." işte onu hep o saatte söylediğimi bilmelisin işitmelisin şu anda ne yaptığımı merak etmelisin lanet olsun demeli kıskanmalı ve hatta küfretmelisin parmaklarını yakan izmaritle bir sigara daha yakıp bir dilek tutar gibi içinden "seni seviyorum" demelisin bunu söylediğini bilmeliyim ve aynı anda ben de sana sevdiğimi söylemeliyim kor olan tütün gibi ateş kesmeli avuçların sıcaklığını tenimde hissetmeliyim... her gece yarısını vururken saatler sadece bir sigara içimi olsa da her şeye ve her şeye rağmen sende olduğumu bende olduğunu yürek sancısı iç sızısı gibi adı her neyse aramızdaki bilmecenin çözüldüğünü hissetmelisin ve ben bu cevabı bilmeliyim... Ceyda Görk...9 kasım 2006 sa:04.44 |
yoğun kıvamındayım şiirin
bu ahengi anlatmaya lügatım yetmiyor affedin beni
kutlarım kaleminizi
selam ve saygılarımla.