KÖYLÜ GARİBANLAR
Soğuktan sıcaktan kararmış kalmış
Okuyup liseden diploma almış Yaptığı işinde fazla ün salmış Ah çekince susar köylü gariban. Ufacık boyuyla hedefi büyük Bekâr kalmış çökük omuzun da yük Sararmış suratı yüreği döyük Saz teline basar köylü gariban. Seçkin huyuyla tek başına köyde Çok iş yaptığında keyfi yok beyde İlkokul mezunu olgun bir huyda Haksız sesi keser köylü gariban. Köyünde seçilmiş birinci aza Çokta gözü yoktur razıdır aza Altın kalpli ama suskundur söze Kızarsa kin kusar köylü gariban. Dağda güdüyormuş keçi, sığırı Şaka olsun diye bazen bağırı Her zaman yapıyor dosta çağırı Demir gibi yasar köylü gariban. Kara kuru yağız sivridir dili Açık sözlü yiğit Isparta ili İhanet edene kötüdür eli Hoş görüyle basar köylü gariban. Dursunî kayboldu hayal içinde Yalnız kazanıyor bilek gücünde Yorgunken gülüyor hayat hiçinde Güler yüzle eser köylü gariban. Dursun Yeşil –2009 |