MAKAMLI BEYİM
Ömrümde ilk defa kapına geldim
Yüzüme bakmadın, makamlı beyim. Memleket halini, çapını bildim Ayana takmadın, rakamlı beyim. Rütbem cebimdeydi bilmedin çuldan Köşeleri döndün doymadın puldan Şeklime bakınca saymadın kuldan Bir selam çakmadın, makamlı beyim. Alıcı kuşları görsen koşardın Kahveler ısmarlar, çağlar, coşardın Lort gibi giyinip gelsem şaşardın Karşıma çıkmadın, makamlı beyim. Binlercesi geçti işgal makamdan Bir imza istesem sıra, şakamdan Rüşvet teklif ettim yüksek rakamdan Kızarak akmadın, makamlı beyim. Emanet oturan devreder yarın Bacaklar taşımaz haramsa garın Sürgün edilirsen boşanır karın Meşale yakmadın, makamlı beyim. Kıvırsan da bir gün kayıramazsın Suçların söylense sıyıramazsın Yerken dost, düşmanı ayıramazsın Kuyruğu dikmedin, makamlı beyim. İsteğince oynat zarla taşları Kabrine konacak karga kuşları Dursunî’nin hesap sorar kaşları Kötüleri yıkmadın, makamlı beyim. Dursun Yeşil – 13/07/2007 |