HER NASIL OLACAKSA GELSİNHer nasıl olacaksa gelsin Nasıl vuracaksa kıyılarımı ateşten oklar Yanmam yine de Senin yaktığın kadar. Nerede en son konakladığım hanlar Ki hancı yok yolcu yok bir garip harabe Ve bir köşede sessizce oturup beklediğim an’lar Çözüldü şimdi zaman mefhumu düşüncemde Ne bitiş bir son ne son bir bitiş artık Manasız yek ne sak cümlelerde -Nihayetlendi saltanat, düşmeyen cemreler de- Her nasıl olacaksa gelsin Nasıl düşecekse düşsün düşlerime hayâlin Korkutamaz yine de Gerçeğin kadar Haydi, bitirelim bilmeceleri var mısın? Benim elimde dört başı mamur bir aşk Senin elinde, Demoklesin kılıcı gibi tepemde duran ayrılık Kör bir düğüm yüreğimde vuslat Ve kılıç kesiyor, düğüm çözüldü Düştü aşk, Ayrılık elde var bir Diğeri yalnızlık Ki aşk artık iki dağın arası kadar uzak Her nasıl olacaksa gelsin Gelebildiğince üstüme vurgunlar Yine de yıkılmam Senin yıktığın kadar Sus!.... Sesin yankılanıyor uçurumlarda Duymak ölüme eş değer Oysa ne ümitler gizlemiştim kuytularda Her nasıl olacaksa gelsin Yolun başında terk ettiğim çocuksu masumiyetim Çıksın artık gölgelerin arasından gün yüzüne -Ben öksüz ve yapayalnız, anılarım kimsesiz ve yetim- …….. Haydi, git artık. Değişmeyecek nasılsa yaşananlar Hayâlini kurduğun zamanlarda değiliz Tükendi mum ışığında yorgun an’lar Hüseyin AKOVALI |
değişmeyecek nasıl olsa,
an be an,beni çizdiğin.
saygımla dost.