GECENİN AYAK SESLERİBir gurbet akşamında gecenin ayak sesleri… Kapılmış bir hayale, bilinmezlere yol almaktayım. Akıl firar eylemiş, gönül yine serseri… Bırakmış dünyayı, hayalde oyalanmaktayım. Gecenin bu vaktinde uyku sararken herkesi… Ben sonsuz bir uykuya dalmaktayım. Sanmışken uğramaz bana, alır hep elleri… Şimdi Azrailin kollarında bulunmaktayım. Musallada duyulunca tekbir sesleri... Öldüğüme yavaş yavaş inanmaktayım. Görüp mezar taşım olan beyaz bir mermeri… Konulmuş karanlık bir kabre sual olunmaktayım. Güç bela atlatırken Münkerle Nekiri… Daracık kabrimde Cenneti solumaktayım. Günü güne ekleyip tüketirken seneleri… Korkuyla ümit arasında kıvranmaktayım. Bitirirken saatleri, günleri; yaşarken Mahşeri… Insanlar arasında seni aramaktayım. Mizanda açılınca amel defteri Ben Sol elimi saklamaktayım. Sırattan geçerken önce yavaş yavaş, sonra yel misali, Korkumu atıp şükrümü sunmaktayım. Cennet köşkünde görürken cümle alemi Sunulmuş bir kadehte, kevseri yudumlamaktayım. Bir gurbet akşamında gecenin ayak sesleri… Ve ben nefes nefes ölümü solumaktayım... Nefes nefes ölümü solumaktayım.... |