Alıştım Sensizlik Düşlerine
Mor dağlara gül’üşünü saklamış yokluğunda zaman
Duyulmamış, görülmemiş yaşanmamışlık derinlerde Sıvasız mutluluk kırıntıları taşınıyor karınca sırtında Dikenlerine dokunmasam, isyanın sokulur mu sineme? Talanlanmış hüzünler, infilakla paylaşılmış hicran Issız salonlar, hıçkırıksız filmler oynar perdelerde Ruhumuzda bir karanlık, öpüşler satılır kahırlarla Özleminle yanmasam ah, sesin işler mi bu bedene? Gümüş aydınlıklarla örselenir bakışlarındaki isyan Yıkılır kırılgan duvarlarım, sırlar dökülür yüreğime Gün döner, ikindi güneşi eksilir yaşamın atlasında Aşkın pençesinden kan damlar, ölüm yakışmaz tene. Çiçeğin gövdesinde ay ışığı, arzulu bir bakışça yanan Adımlarımda korkak mevsim, sabırlı bekleyiş içimde Utançsız sevgiler denizindeyim, sabır ektim ağlarıma Suskunun cehennemindeyim, alıştım sensizlik düşlerine. Selahattin Yetgin |
offf süper...