492-KIYAMAM GENÇLİĞİNEGücün benlik özüne, direnmeye yetmiyor. Şarkılara sıkışıp, sözcüklerde kalmıyor. Gökyüzü ötesine serçe olup uçmuyor. Mavileri seremem, ben senin eteğine. Figanlara verdiğin, diktiğimiz güllerden. Sonbaharda yetişmiş, firkatsiz dikenlerden, Gülyari cemalinle, yaşanmış mevsimlerden, Toplayıp ta çekemem, ben senin eteğine. Sönmemiş küllerdeki, hapsolmuş ışıkları, Maziden taşıyarak, gamzenle yalazları, Zeytin beyazı gözden, dökmediğin yaşları, Şiir yapıp dökemem, ben senin eteğine. Güneşim karartılmış, yıldızsız gece olmuş, Ay zülfüne bulaşmış, saçlarında yok olmuş, Söylenmemiş sözcükler, dudağında kurumuş, Zamandan alıp suyu, dökemem yüreğine. Şahin Hanelçi 09.08.2008 Sefaköy.İstanbul |
Şiirselliğin ayrık bir biçemde okurla buluşturulması belli bir şiir görgüsünden kaynaklanıyor.
Kutlarım.
Erdemle.