KIZIL BAŞAK
Ve yine
Fırtınaya esir düşmüştü , Tarladaki kızıl başak. Sağa sola savrulsa, Kader ağlarını yeniden örse, Yolunu başa çevirse de, Yoktu kitabında yenilgiyi kabüllenip, Ümitsizliğe teslim olmak. Her yeni doğan gün, Yeni bir ümit demek. Şafak sökmekten yana, Tan yeri ha ağardı,ha ağaracak. Vakit gitme zamanı.. Çile ise çektim. Bedel ise ödedim. Dönülmez yollardayım. Kaçtım, Kaçacağım. Anladımki senin sevdan, Dehlizlerde başı sonu belli olmayan, Bir çıkmaz sokak. Ne adresin var ne de, Bir ışık. Senin varlığın ahir ömrüme zarar. Gün ışıkları ahenkle dans etmeli, Kızıl başaklarda. Vakit gitme zamanı... Ayaz düşkünü gecelerin sonunda, Ne aşkına muhtaç, Ne de senin esirin olacağım. Surumu bendimi yıktım. Ne fırtına,ne boran,ne kar. Sanmaki kapanmaz yaralarım var. Dünü geriye getiremem. Yarın nelere gebe bilemem. Gün bu gün. Her yeni doğan güneş İle, Ufka tebessüm edip, Boy vermiş ekinlerimle, Yeniden, Yeniden doğacağım... 14_07_ 2008 |
saygılarımla.