YANİ ŞİMDİ BU ŞEHRİ
yani şimdi bu şehri
gözlerin mi aydınlatıyor eyy yar ya kapandığnda hep karanlık mı oluyor yeni öğrendim uğur böceklerinin uğursuzluğunu ve and içip varlığını armağan ederek gidenlerin yalancılığını sana ısmarlama satırlar yazmıyordum çünkü tüm ilham alemi seni aklıma düşürüyordu en çok gecenin üçünde okul resimlerinde yanakların üşüyordu yüreğimse kanıyordu üzüntülerinde yazamamak hiç bu kadar kötü gelmemişti bir kurşun kalemin beyninde oysa bir kurşun gibi acıtıyordu kalem sana yazmadığım gecelerde eyy zamansızlığımın takvimi gözlerin yalancı bir mevsime mi ağlıyor güneşi beklerken karlar mı yağıyor sana doknamadığım kaldırımlarına oysa seninki iş gezisi diye iş ilişkilerine gidenlerin yalancılığından çok daha masum ve sen hiç kandıramazsın sevdiğin yürekleri yani şimdi bu şehri gözlerin mi aydınlatıyor eyy yar ya kapandığnda hep karanlık mı oluyor üşüdün mü karanlıkta sarılısam üşür müsün en kış akşamlarda durucak mıyız bir daha atamıza saygı duruşlarında ve ben bir daha görecek miyim senin en sade duruşundaki saçlarının uçuşunu sana acılı sancılı sevdalar biriktirdim sense gözlerini ağlamaya ayırdın yalancı aşklarına eyy yüzümü sevdasına traşladığım yar yani şimdi bu şehri zerdalilerin mi aydınlatıyor zerdali gözlü yar ya kapandığnda hep karanlık mı oluyor |
kaleminiz daim olsun saygılar hocam...