bak buraya yazıyorum
sen bu yazıyı okurken
ben gözlerindeki bebeğe
ninni okuyor olacağım

Sayın sevgili eski sevgilim
gittiğine değil kaldığıma yanıyorum
o kadar alışmışken sana
alışkanlıklarımı değiştirmişken senin için
yani papatya falı bakarken
hepsini seviyor farzedip
gövdesinden koparırken
gözlerinde ki karalığı alnıma sürerken
zaten zifire yakın ufkuma
bir dirsekte gözlerinle atarken
sen geriye bir adım bile atmadın
dönüp arkana bile bakmadın
canın sağolsun
varsa hakkım helal olsun

senin için her şey olamaya hazırdım üstelik
Aynalar da İstanbul
su birikintisinde minare
camlarda bir kum tanesi
karanlıkda bir ışık huzmesi
bir cümle sonundaki soru işareti
içimde sen
yanında yok olma haliyken ben

sırf sen istersin diye
belki ağlarsın diye
gözyaşının taşıdığı anlam
anlamsız bir bakış olurdum
Gülsen.
çukur olurdum ıslak yanaklarımda
dönüp baksan ve bana doğru koşsan
İstanbul olurdum ayaklarının altında
beni anlamasan
uzun lafın kısası olurum
sevsen sen olurum

seviyorum demene gerek yok
biliyorum hala kalbindeyim
ama n’olur dön
bıraktığın yerdeyim...

mektubuma burada son verirken
büyük gözlerine küçük bir öpücükle
küçük kalbine büyük bir sevgiyle
tüm iyi dileklerimle......