Bir şehir daha öldüBir şehir daha öldü Ve ben tırmık yarası İlmiğe geçiriyorum Kabuk bağlamamış yağmurlarımı. Nadasa bırakılmış topraklarım Ellerinde Güle beyaz Kelimelere kırmızı Pembeye hasret sıcaklığım Tutuklandıkça gözlerin Gözlerimde Emzirir gökyüzünü. Balık bereketi hayalim Ağ kaçkını Zıpkın yarası Tutuklandıkça tohumda Martılar makyajını temizler. Bir mahalle daha öldü Ve ben tırmık yarası Şehre geçiriyorum mahallemizi Kabuklarım Konaklamakta Ölen komşularımızı Her biri anı denizinde damla Akıyorlar evlerinden evimize Kesilen erik ağacımız set. İçi pamuk dolu lastik topum öldü Duygusuz mesleklerde boğuluyor çocukluğum |
Günlük meşakatin zoraki tamamlanma arzusu ve geçen günün ardından bocalama sabahlar artık iyice örseledi benliğimizi. Çocukluk yarası,gençlik aşkı,adam oldun bozma kendini duruşu ve en hazin içten içe göç eden ılık ve serin özlemlerimiz...
Aceleye gelmiş ama çok isabetli kelimelerin fırladığı satırlar...
Ömrünüz uzun olsun,varlığınız kadar yoksunuz kimi zaman hayatta...
sevgimle,
cemoz