Dumanında Hâr Olayım
ateşinde sınandık
hep kırmızıya çıktı ferman döngüsünde ten yanıkları savrulduk parmak uçlarında bir geldik amma ve lâkin Pir döndük Yusuf’un ateşini çaldık sınanırken Firavunla bir baldıran gibi kıvrılan asası her Anka’nın uyanışında küle döndü hâr bilemedik dönerken yüreğimizdeki nârı çünkü dilsizdik pervâne ışığının etrafında dumanında hâr olayım ateşinde kül sadece hânendeler süzülsün senin gecene Gâyya kuyusunda boğulsun tüm mahlûkat Süzülürken Bâd-ı Sabah mûsîki eşrafından su toplasak ateş kuyularından sevda yanığı ellerimizle geniş saratta sonra söndürsek iblis yuvalarını kötülüğe inat başımızdan dönse turnalar hû diye aşk diye ateşinde sınansak nârda yanan parmak uçlarında ateşinde… 16.05.2009 diyorum ki hep ateşle değil de gülle sınansak hep bağbanlarda gül bahçelerinde her ten süzülüşünde nâra çalmasa kırmızı uyansak Anka kanadında külsüz ve nazlı şiirime gönül sesini katan Hatice kardeşime yürekten sevgilerimle... |