TEKİRDAĞ ÇAPKINI !
Dün gece ay ışığı süt beyaz,
Yine arka bahçede, Yine düşünce ! Uçarak yakaladım seni, Yatırdım sol kol üstüne, Her yerini öptüm senin. Çamkent ’ten indim sahile ! Ayaklarıma sakladım seni. Mavi gözlerini seyretmek istedim, Dökülmüştü yıldızlar üstüne. Sohbet ettik biraz,lacivert saçlarını okşadım Sonra, elimden kaçırdım seni. Aynı gece yürüdüm patikalarında, Tekirdağ’a çıktım gizlice. Çamkent’ te elimden kaçırdım, Burada yakaladım sessizce Ay ışığı yine süt beyaz Bütün şehvetiyle gözlerime vuruyordu, O ise, yanımda duruyordu. Üzerine ışıklar sarkmış, Gök kuşağından bir beniz Ayağı denizde , Baş ucunda soğuk sularından içtim, tertemiz. Nasıl anlatmalı bilmem ki ? Gelip görmeliydiniz. Ya kiraz gibi dudaklar, Ve salkım,salkım saçaklar Ya kokusuna doyar, Yada sarhoş olur uçardınız. Eteğine toplamış rengarenk çiçekler Ve elinde kınalı yapıncağına ne dersiniz ? Ayağında Yeni Çiftlik,Kumbağ’ da deniz Ya bakar şaşardınız, Yada kıskanmasam dalıp serinlerdiniz. O hep aynı yerde , Çamkent’ te bendeniz. Ayak izleri öylece kaldı , Süt köpüğünden temiz. O gün,yürüdüm meyve dolu bahçelerinde; Tekirdağ çapkınıyım dedimse; Tek bir yaprağını koparmadan Görüyorum ,çitlerle çevrilmiş bahçe Takıldım kaldım sahilde , Sohbet ettik "azcık" Şair Namık Kemal’le Bu bahçede yolculuğum bitmesin, Bitmesin diye duruyordum. Ben gideyim yollar açılsın, Açılsın yollar ben gideyim istiyordum. Yine bir gün Gün ışığı sıcak bir yaz Olta atmıştı mavi deniz. Ve balık yakalamıştık ikimiz Bir orman yangını içinde, Mideye oturup ,kanıma girdiniz. Sen, alımlı nakışlarınla Tekirdağ, Ben, Ferhat ilinden sevdalı bakışlarla Kara sevdaya yakalanmıştık... Sakın kıskanmayın..! Yakında nikahımız kıyılacak Nazar etmeyin ne olur, Bu size de bir davet olacak. Sıla nedir,gurbet nedir Unutturdu bana be yaaav ! Hüseyin Ünsal (Neferî) 21.Temmuz 2002 |
Etkili imge ve anlatımdaki özgeliğiyle mükemmel bir eserdi.
Nasıl merak ettim şimdi Tekirdağ'ı anlatamam.
Gönlünüze ve emeğinize bin sağlıklar dilerim sayın üstadım.
Selam ve saygılarımla.