KÖTÜ GELDİ BU YIL HAZİRANkötü geldi bu yıl haziran ne güzel başlamıştı oysa yaz sakin durgun tekdüze deli doluydum hoşnuttum saçma sapandım her zamanki gibi belki yine cadıydım eskisi gibi ama artık törpülenmişti o sivri tırnaklarım tembel kediler benzeri kendi halimde keyfimce tadını çıkaracaktım ılık haziran sabahlarının uslandım uslanalı hiç olmadığı kadar sakindi akşamlarım güneşte kurutacaktım ıslak saçlarımı sere serpe uzanıp bronz bir tanrıça olacaktım şarkılar söyleyecektim dalga gececektim eski mevsimlerdeki fırtınalar dinmişti bir cemre gibi düşecektim toprağa sadece beni ısıtacaktı bakışlarım nasıl bilebilirdim nasıl ön tekerin önceden gittiği yerlere bir daha gideceğini kader kağnımın bir ipek tuzak dokumuş ve sermiş yoluma nasıl kötü yakalandım bir şiir gibi yazılmış bir sevda gibi süslenmiş bir düğün alayı coşkusuyla varmıştı kapıma meğer taşıyamayacağım kadar ağır bir yük ve geçemiyeceğim bir imtihan dayatılmış sabrıma farkına varamadım ... sıradan olağan selâmlarla çıkıp geldi azâbım dost sesli dost sözlü şiir doluydu avuçarında sızdı zehirli bir gaz gibi tüm boşluklardan ben bütün o eski kapıları kapamamış mıydım neye yaradı direnmelerim hep gece yarısından sonra başladı masum günahlar her gece yarılarından sonra yazıldı şiirlerim o saatlerdir ki sabâ ezanlarda ağladığım o saatlerdeydi hadi git artık deyişlerim neye yaradı niye bunca çıldırdım adı neydi bu bilmecenin öğrenemedim ... kötü geldi bu yıl haziran yine ertelendi hür martı düşlerim kurtulacaktım ne güzel sevdâ zindanımdan tam mühürlenmişti fermanı azlimin ki bir idam mangası dizildi karşıma ve öldürüldüm bin yıllık suslar uğruna niye öldüm bilemedim hiç bilemedim… CEYDA GÖRK 13 Haziran 2006 |
Kıymetli şiiriniz için tebrikler.
Teşekkürler.