BOZ BULANIKŞiirin hikayesini görmek için tıklayın bir gece vakti
sabaha yakın geceye yakın orta halli ılık hafif şekerli bir ruh hali içinde... giriş ruhumdaki ruj izlerinin failidir hayatın dudakları... gelişme yırtık cümlelerimden, hayallerimin en örselenmiş yerine varın ki bilin, yıpranan yanlarımdan utanırım en çok... kökünden sökemediğim heceleri küskünlüğümle kırbaçlayıp sustuğum kadar savaş yaşarım dilimle, her vakit... bazen bir portrenin önünde durup saatlerce keşke ayinleri yaparım sesimin ağlayan notalarıyla, kıstırıp sigarayı dudaklarıma kitap arası karanfil misali en ferfecir haliyle gözlerimin hayatın derin dekoltesine dalarım... geçmişimin irice irinlerini patlatma hazzını hangi sivilcede yaşardım deyip manik depresif küfürlerle kahkaha atarım sonra... üç kuruşluk deliliğime akıl almak isterim böyle zamanlarda şöyle allı güllü, pullu, cafcaflı... sırtımdaki hançer görülmeyince ve arabesk şarkılarda huzurun tenden öte kesilen bileklerini düşününce ayak seslerinden tanıdığım acılarıma da ateş yakarım bağrımda... imgenin kasvetini bu sebeple daha çok severim bir ölü havasında oynarken gözkapaklarım soluğum iki dünya arasında raks eder bir dudağımla, bir azraille... gene sonuçsuz sonuç namusunu kaybeden cümlelerimin hesabını varın/kustuğum dokunuşların sahibine sorun... _Bahar Liman_ |
failidir hayatın dudakları...
muazzamdı!....