Sessizligin Türküsü / Annem-rüzgar eser , savurur saçları bir eylül ayının ortasında... ağlar bir can dünyaya gelirken... ayşem nerde, oğul kimde..- bir nebze ses yok... yürekler suskun, gözler nemli. suskunluğumu bil, sözlerimi duy, geç karşıma otur. sözcüklerden medet umma, duyarım ta çocukluğundan kalan, diyemeyip sakladığın onulmaz yaranın ağıdını.. bir mezar taşını okşayan ellerin kalkarken dua diye gözyaşıyla ne sitemler ettin Rabbime, bilirim... ahının sesiyle mi uykuların doldu, ilk aşkının vedası mı içini yaktı, neden ahınınn nefesi yakar tenimi... can olduğum can konuş, de bi hele. nerelere saklamıştın bunca yıldır altın kaplı umudu? çocukluğunu koyup cebine balon niyetine neden uçurup gittin can... bak...rüzgar yalıyor yanaklarımızı kıyıdayız sanki... tut bırakma ellerimi konuşmasan da mırıldan türkümüzü... çekme çocuk, çekme eteğimi... sen hiç konuşmasan da bilirim gözündeki gözyaşın süzülse de tükenmeyecek sevgim, bitmeyecek umudum, yok olmayacak içimdeki çocuk... çünkü avcumda dünyalar hazinesi hiç var, tüter buram buram sevgi adına yüreğimdeki ateş. ver elini, bırakma... birlikte gidelim anneme. SERAP ÖZALTUN |