BİR AKŞAM ÜSTÜ...
BİR AKŞAM ÜSTÜ…
Bir akşam üstü Belki de ikindi vakti Güneşin varlığında soğuk zamanlar vakti, İyot kokulu memleketimin hasretinde Bahara benzeyen kokular var gurbetin topraklarında, Memleketimde hasret kokusu geliyor Oralardan buralara anamın kokusu geliyor… Bir akşam üstü Güneşin batmak üzere mi doğmak üzere mi anlaşılmayan Neon bar ışıklılarına benzer cümbüşlü bir havasında Kahve köşelerinde memleket kurtarıyor yaşlı amcalarım Bu sefer bol ahşaplı, cızırtılı radyoların ajanslarından değil Uzaydan gelen sinyalleri çözen devasa ekran haberlerine dayanarak… Bir akşam üstü Belki ilk belki son ama bir bahar vakti Ağaçların sarı mı yeşil mi yapraklarını pek anlayamadığım Biraz duygusal biraz parasal sorunlar takılıyor kaldırımda aklıma Kaldırım dilberi geliyor geçmiş anılardan hortlamış Aşkı hatırlıyorum bir akşam üstü Aşkı özlüyorum beş parasız Aşkı içiyorum son sigaramda Bitmekte olan pakete küfür ederek… Bir akşam üstü Yalnız ve sessiz durup dururken Bir yol kenarında eski bir dosta selam vermeden Ben selam vermeden yürümeden yol altımdan akıp giderken Mahzun küçük bakışlar herhangibi bir ağaca takılırken Bir akşam üstü Bir yaz vakti iyotlu memleketimin denizinde İnsanım geliyor aklıma Biz iyot kokulu yanık tenli yörük çocukları İnsanı sevmeyi böyle öğrenmemiştik… Bir akşam üstü Biz iyot kokulu çocuklar Bir sahil kenarında sevişirken Kahve köşesinde memleket kurtarırken Ölürken Yürürken Bir bahar vakti belki son belki ilk bilmem Bir insanı sevmek hiç soğuk gelmemişti bize… GÖRKEM ÖZCAN MART-2009 |
Bir akşam üstü
Belki de ikindi vakti
Güneşin varlığında soğuk zamanlar vakti,
İyot kokulu memleketimin hasretinde
Bahara benzeyen kokular var gurbetin topraklarında,
Memleketimde hasret kokusu geliyor
sevgilerimle.....