***BUDALA***
Nice yayan yapıldak, mecnunlar öksüz idi
Ürkek bir ceylan gibi ,titriyordu nazarım Zır deli bir isyana,çareler köksüz dedi Asit yağmurlarına,çarşı oldu pazarım Çırıl çıplak yalan mı doğum sancısı çeken Med cezirlerden bıkmış,kokan gül batan diken Nuh tufanı biçiyor,kalpte fırtına eken Timsahları ağlattı yine dinmedi zarım Ey aynadaki maymun,ezberini boz hele Ruhundaki zincirler,zamana yapmış köle İstidat ırmağını salıver dönsün göle Bir köle pazarında,şımarırım azarım Nice düşenler düşmüş, hayat dipsiz kuyudur Zalime zulüm düşer tabiatı huyudur Ey kara vicdan,insaf, uyanma sen uyu dur Hapis kalır Yusuflar çaresizim kızarım Telli duvaklı gayret,hançerlenmiş inliyor Asimile yiğitler,nağme sanıp dinliyor Sabahın hıçkırığı kulaklarda çınlıyor Artık iki ayaklı hareketli mezarım Düşkün müyüm düştüm mü, düşlere dala dala Derler ey yaralı kuş kon şu dala bu dala Uykudan ayılanlar dediler ey budala Uyan artık ey ölü, uyanamaz bizarım Tılsımını faş etmek zamanı geldi hancı Hüzün kayalarına yuvarladı her sancı Hangi yorgan setreder, ruhumdaki utancı Hayat kalem zamansa kağıt olmuş yazarım |