Sohbet
Durduk kum fırtınası gözlerinin önünde
Serpilmiş sabahı kucakladık yasemin kokulu penceremizde Çiğ değmişti ellerimizin ördüğü kemikli yalanlara Of çekmek gereksizdi yapılamayan aşk anıtları için Küsmüş yanaklarının bir kez gülmesi yeterdi bize Varsın yansındı seninle içimdeki orman Varsın kül etsindi ayrılığın dayanılmaz ateşi Sorduk parçalanmış yanımıza aynı soruyu Yarın mı galip her zaman umut liginde Özenilmiş yaşamları kurcaladık tomurcuk kokulu sohbetlerimizde Ayakta kalmak temiz bir alın üstüne İçtenliğe sadeliğe övgüler düzdük Cevapları bulmak değildi zaten arzumuz Özlemişiz birbirimizi hepsi bu 06.12.08 Nadir |
harika ...