gitme
hani
geceler boyu gülümsemelerimiz yokluğunun en dumansız hallerinde sarılıyorum senin olmadığın resimlerimize hani sabahların başlangıcında uyanışlarımız en demli çayı yudumlayışın hani esmer bir gölge misali yaklaşman yakınıma alev topu buseni kondurman dudaklarıma gün olur da ellerini sallayıp umutlarıma kayboluşun koyar o zaman içimdeki hiç büyümeyen çocuğa gitme diyemez öpüşlerinden yoksun dudaklarım gitme ellerini kaldırıp gökyüzüne veda etme sevda kokarr kentin tüm sarhoşları her şarap açılışında yudumlarlken seni bir daha yok olmaz senliliğin şarabın ardında hani gözleride açan çiçekler çoğu çingenenin ekmek parası hani kazağımın üstündeki saçının teli burnumdaki kokun en öldürürcesne gitme gidişin en çok incitir içimdeki çocuğu isyan eder sarhoş alemi kaybeder senliliğn mutluluğunu gitme... |
tebrikler