(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Biz ve İSTANBUL şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Biz ve İSTANBUL şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
isatanbulla ilgili nelerler yazdık sizinki biraz kısa olmuş ama genede güzel tebrikler
yar istanbul
İstanbul nefes verdi şaire küller eridi kayboldu sessizce orta yerde duran ey şehir sen kaynaksın biz sende meftun yazılar göklerde şairler sende medfun
sen garip yüzlerin odağı yaşatırsın bütün çağı ihtişam ellerinde bakar sulu sulu bir taraf aşk bir taraf ölüm kokulu içte beyaz gömlek, memleket işte şairdir; nefes keser dayanamaz işte
yoldan geçen asırlar tel tel dökülür İstanbul; her yerinden tarih yama yama sökülür ne heyecanlar; sende yer bulurken ismin dillerde besteler düşerken şavkında güller, laleler yeşerir aşkın sevdanın elinde bahçelerde hayat; kuşlar civildeşir
tarih buram buram senden bize Süleymaniye Camii, Ayasofya müze Dikilitaş asılı, Galata başka kule zindanların vardı; Yedi kule Metrislilerin suçu siyasi devletin bunda çoktur payesi herbirinin farklı hikayesi
saraylardan Topkapı parklardan Yıldız köşklerden Malta ,kasırlardan Hidiv sarnıçlardan Yerebatan, padişahlardan ulu hakan Abdulhamid mimarlardan Sinan surlarında Ulubatlı Hasan
boğazda gerdanlık, öpüşür avrupa, anadolu burası hem Osmanlı hem avrupa yolu kültürler sende barışır burası ilim irfan dolu
ne paşalar yaşar paşa paşa birtarafta Bayrampaşa diğertarafta Siyavuşpaşa Koca Mustafa Paşa denize nazır Gazi Osman Paşa pilevneden can taşır kadırgada kabadayılar beyoğlunda nanoşlar dolaşır fenerde patrikhane sefa sürer belli değil içerde ne filim döner
İstiklal Caddesi aşıklara meydandır Bağdad Caddesi züppelerin payındandır yar koynunda gibi sıcak İstanbul sende olmayanlar, haksız beyandır
Saray burnu balıkçılar yurdu oltalar atılır yürekten rast gele bazen takılır balık, bazende çer çöp sarhoşların yeri Kireç burnu kafalar kıyaktır hiç bir şeye aldırmaz içinde barındırır iti kurdu sanmayın buralar yaşanmaz herkes sever,bizde severiz istanbulu
Çekmecelerin dolu büyük, küçük Avcılar sende yurt kurmuş Yeşilköy Florya,Bakırköy sana yamanmış aslında benzemez içi,dışa kapanmış Zeytinburnunda dericiler kokarmış
Esenler, Bağcılar,Güngören, Bahçelievlerde komşular Kağıthane lale devrini yaşamış Eyup Sultan yatıyor içinde Eyübün nice alimler büyük zatlara komşular
Şişli, Osmanbey pazarın merkezi Etiler,Bebek, Tarabya eğlencede fazla ileri Beşiktaştadır gemi iskeleleri
Üsküdar yar koynunda kuzu gibi Çengel köyde hıyar buz gibi Beykozda karadenize uzanır gemiler sahil boyu Kanlıcada meşhurdur yoğurdu
Haydarpaşa demir atar kalplere trenler gider memleketlere ne aşıklar yar yolu bekler garında ne umutlar kararır oranın gardında
Kadıköy orası sanmayın köy başka alem Erenköy, Sahrayı cedid, Acıbadem koynunda ne aslanlar yatırır Maltepe, Bostancı, Yakacık farklı alem
Tuzla, Pendik uzaktan bakar İstanbula yer ayırmıştır koynunda tenezzül etmez pula Kayış Dağı başını kaldırmı yukarı Ataşehir onu kıskanarak çıkar yukarı
ey gidi Çamlıcalar ne güceldir çayın simidin herkesin yurdusun özelliklede garibin seninde eğer kaderde varsa nasibin Çamlıca; İstabulun bulunmaz yeri aşıkları seyri sefer eder oraya şairlede baş gösterir duygular çok derin
kavruk yürekler doyar aşklara yer açın karanlık loş sokaklara gebe durdun yarınlara yarınki doğacaklara yar İstanbul; sal bizi koynunda bırak taşı uzaklara.........................saygılar
tebrikler
yar istanbul
İstanbul nefes verdi şaire
küller eridi kayboldu sessizce
orta yerde duran ey şehir
sen kaynaksın biz sende meftun
yazılar göklerde şairler sende medfun
sen garip yüzlerin odağı
yaşatırsın bütün çağı
ihtişam ellerinde bakar sulu sulu
bir taraf aşk bir taraf ölüm kokulu
içte beyaz gömlek, memleket işte
şairdir; nefes keser dayanamaz işte
yoldan geçen asırlar tel tel dökülür
İstanbul; her yerinden tarih yama yama sökülür
ne heyecanlar; sende yer bulurken
ismin dillerde besteler düşerken
şavkında güller, laleler yeşerir
aşkın sevdanın elinde
bahçelerde hayat; kuşlar civildeşir
tarih buram buram senden bize
Süleymaniye Camii, Ayasofya müze
Dikilitaş asılı, Galata başka kule
zindanların vardı; Yedi kule
Metrislilerin suçu siyasi
devletin bunda çoktur payesi
herbirinin farklı hikayesi
saraylardan Topkapı parklardan Yıldız
köşklerden Malta ,kasırlardan Hidiv
sarnıçlardan Yerebatan,
padişahlardan ulu hakan Abdulhamid
mimarlardan Sinan
surlarında Ulubatlı Hasan
boğazda gerdanlık, öpüşür avrupa, anadolu
burası hem Osmanlı hem avrupa yolu
kültürler sende barışır
burası ilim irfan dolu
ne paşalar yaşar paşa paşa
birtarafta Bayrampaşa
diğertarafta Siyavuşpaşa
Koca Mustafa Paşa denize nazır
Gazi Osman Paşa pilevneden can taşır
kadırgada kabadayılar
beyoğlunda nanoşlar dolaşır
fenerde patrikhane sefa sürer
belli değil içerde ne filim döner
İstiklal Caddesi aşıklara meydandır
Bağdad Caddesi züppelerin payındandır
yar koynunda gibi sıcak İstanbul
sende olmayanlar, haksız beyandır
Saray burnu balıkçılar yurdu
oltalar atılır yürekten rast gele
bazen takılır balık, bazende çer çöp
sarhoşların yeri Kireç burnu
kafalar kıyaktır hiç bir şeye aldırmaz
içinde barındırır iti kurdu
sanmayın buralar yaşanmaz
herkes sever,bizde severiz istanbulu
Çekmecelerin dolu büyük, küçük
Avcılar sende yurt kurmuş
Yeşilköy Florya,Bakırköy sana yamanmış
aslında benzemez içi,dışa kapanmış
Zeytinburnunda dericiler kokarmış
Esenler, Bağcılar,Güngören, Bahçelievlerde komşular
Kağıthane lale devrini yaşamış
Eyup Sultan yatıyor içinde Eyübün
nice alimler büyük zatlara komşular
Şişli, Osmanbey pazarın merkezi
Etiler,Bebek, Tarabya eğlencede fazla ileri
Beşiktaştadır gemi iskeleleri
Üsküdar yar koynunda kuzu gibi
Çengel köyde hıyar buz gibi
Beykozda karadenize uzanır gemiler sahil boyu
Kanlıcada meşhurdur yoğurdu
Haydarpaşa demir atar kalplere
trenler gider memleketlere
ne aşıklar yar yolu bekler garında
ne umutlar kararır oranın gardında
Kadıköy orası sanmayın köy başka alem
Erenköy, Sahrayı cedid, Acıbadem
koynunda ne aslanlar yatırır
Maltepe, Bostancı, Yakacık farklı alem
Tuzla, Pendik uzaktan bakar İstanbula
yer ayırmıştır koynunda tenezzül etmez pula
Kayış Dağı başını kaldırmı yukarı
Ataşehir onu kıskanarak çıkar yukarı
ey gidi Çamlıcalar ne güceldir çayın simidin
herkesin yurdusun özelliklede garibin
seninde eğer kaderde varsa nasibin
Çamlıca; İstabulun bulunmaz yeri
aşıkları seyri sefer eder oraya
şairlede baş gösterir duygular çok derin
kavruk yürekler doyar aşklara
yer açın karanlık loş sokaklara
gebe durdun yarınlara
yarınki doğacaklara
yar İstanbul; sal bizi
koynunda bırak taşı uzaklara.........................saygılar
03-01-2009 hayrettin