RAKI ŞİŞEMDE GÖZLERİN VARDI
Ayrılıp gittinya ardına bile bakmadan,
Ne bir veda busesi ne de bir hatıra. Kalmadı yüreğimde bir yaşama sevinci, Belki de tek dostum içkim ve sigara. Dün girdim bomboş evimize, Adımlarım geri geri geldi eşikten. Bir sigara yaktım kapı önünde, Sanırım gideceğim ben bu dertten. Ayrıldım, her zaman koşarak geldiğim evimizden, Deniz kenarında boş bir masa buldum. Otuz beşlik rakı,birkaç ta meze, Karşıma da senin için boş bir sandalye koydum. Açtım otuz beşlik rakının kapağını, Tesadüfya radyoda bir nihavent başladı. “Hüsranla gönül hep inler” Bardağıma yarım rakı,yarım seni doldurdum. Bir yudum aldım senli kadehten, Deniz,yıldızlar,dalgalar ne garipti. Boş sandalyene baktım bir süre, Yıllarımız gözlerimin önünden geldi geçti. İkinci kadehte seni görmeye başladım şişede, Bardakta ay ışığı gibi gözlerin. Beyaz peynirde tadın, Kavunda ferahlığın. Denizdeki dalgada duyar gibi oldum sesini, Arada bir de boş sandalye doluyor gibi oldu. Küllükteki sigara dumanı, Sanki senin adınla doldu. Garson geldi bir zaman sonra, Hesabı ödedim seve seve. Abi vakit tamam kapatıyoruz dedi. Biliyorum biliyorum da gitmek istemiyordum o sensiz eve. Rüştü SUNGUR -09/08/2008 |
Saygı ve selamlar..
sessiz feryat tarafından 6/7/2009 11:32:59 PM zamanında düzenlenmiştir.