(...)
[ ](...)
sen yüreğimden öp o zaman, derinliklerinden ama cesurca amazonlar kıskansın aşk tanrıçaları utansın nasıl ?diye düşünsünler. sonra,devler gibi sevelim. öyle ki hiç kötü birşey kalmasın, seni kanatlarımda yücelteyim, başaklarda,menekşelerde ,kardelenlerde,mevsimsiz bulayım gecenin karanlığında yüreğin yüreğime, yoldaş olsun. ırmakların akışı durur; yürüme cesareti gösteremezsen bana, yedi bin yıllık tarih yok olur kaburgalarımda, oysa o kadar eski tarihleri bilmezdim senden önce. sen ,ah sen kül eden sonra savurmadan bir kavanozda kendine saklayan bir açsan! bir nefes çeksen! ben olacaksın belki belki beni de sen yapacaksın korkularını yenip kanatlarında sen taşıyacaksın. beni, zamansızlıklara sayacaksın,zamansızlıklarına. patika bir yol gibi,yürüyeceksin... küllerimi savuramadığın yerleri . sonra; eski bir romanda bulacaksın , kendi romanını yazacaksın nasıl tutmak istediğini anlatacaksın ellerimi, nasıl öpmek istediğini anlatacaksın yüzleşirken ah keşkeleri kullancaksın lanet okuyarak kendine. ve beni, gözlerin açık düşleyeceksin, aynı seni düşlediğim gibi ; mavi ve kırmız, sen beni biraz da sarı düşle ve sayacaksan bana say, alt üst etmeye çalıştığım yaşamının hayıfını almak için, şimdi ben aşık olmuşken,perde arkasından sen sadece boş gözlerle bakışlarmı unutmaya çalışacaksın bir akşam üstü,uykuya dalarken, yanımda uyan diyecekmisin, şimdilik hoşçakla sevgilim,yüreğinde küçük küçücük bir yer, bir bit yuvası kadar bir yer ayır bana. ilk kez sana söylüyorum bunu ilk kez sana ve ben gidiyorum bombardıman altında ki bir kentin sesizliğiye ... |
ilk kez sana
ve ben gidiyorum
bombardıman altında ki bir kentin sesizliğiye
...
gitme
diyen biri yokmu
tebrikler şair