SILAYA SILAYA...
Bu kaçinci mevsim yürekte,
bu kaçinci bahar hayatta yûrek sevda denen kanatta tutunurda kara sevdaya ah uçar silaya silaya yagan kari düsünmez saça onsekisizinde degil yürek tutulmaz geçici sevdaya tutunurda kara sevdaya ah uçar silaya silaya artik ne aman var ne zaman yeniden dönmek için basa gül sevdalimda ayni yolda tutunurda kara sevdaya ah uçar silaya silaya dudaklarimin ali yaksa ah dillerimin lal-i yaksa yanaklarimin bali aksa tutunurda kara sevdaya ah uçar silaya silaya herkes bildigini ask sana ben yasiyorum kana kana yürek nasil da yana yana tutunurda kara sevdaya ah uçar silaya silaya ister ki gün gece o ola ister ki hayata o dola seviyorum diyemez ärla tutunurda kara sevdaya ah uçar silaya silaya arzu hasret sevda bulusa belki bu yürekte kavusa yansa benden bastan ayaga tutunurda kara sevdaya ah uçar silaya silaya AYSEGUL ATAKLI |
mevsimleri sayamaz olmuşsun
hayatın baharı çok mu uzakta
yürek kapılmış boş bir kanata
tutunacak dallar elinde kalmış
uçamazsın ah sılaya sılaya
saçlar ağarmış yolda uzar
yürek sızılar erir sızar
sevda dillerde azar
çarşılara kurulmaz pazar
uçamazsın sılaya sılaya
amanı zamanı tükenmiş
başa dönmek tükeniş
sevenler aynı yönlenmiş
bağlayan damar tıkanmış
uçamazsın sılaya sılaya
dudaklar korlansa yakmaz
diller bülbül olsa şakımaz
gözleriniz dinlense bakmaz
gökten yıldız aksa o akmaz
uçamazsın sılaya sılaya