BÜYÜ
Bir İstanbul sabahında
Açtım gözlerimi… Beyoğlu sessiz, Süleymaniye umutlu Bir ağaç var şuracıkta Koca bir çınar…. Sırt çevirmiş tüm kalleşliğe Bir İstanbul sabahında Buradayım şimdi, Bekleyişlerim özlemle dolu Düşüncelerim dumur. Tarih kokuyor burnuma Piyale Paşa mektebinden Uçuyorum sonsuz boşluğa. Lavantalar kokuyor Salaş evlerin, tarih bavullarında. Beyoğlunun göbeğinde Bağrışmalar, hengameler Taksim insan akıyor Üstüme … Şairler ziyaret ediyor Fırtınalar kopan belleğimi.. Bir İstanbul sabahında Kahvaltısız çıkıyorum dışarıya İsteyerek, sevinerek Kuş gibiyim Duymuyorum hiçbir şeyi bir rüzgara karşı Uçuyorum mavi sulara Haydarpaşa’dan… Martıların kanadına saklıyorum Vazgeçemediğim mutluluklarımı Emri vaki seviyorum Gördüğüm herşeyi; Binbir telaşla cıkmısken sokağa Cennet esiyor yüzüme Bir istanbul akşamı tekerrür Ayaklarım dönüş kolluyor Hiçte istemeyerek; zoraki... yusufay |