Şair Severse Eğer...- Ateşi köz eyleyen çırasından utanır… - Gecikmiş baharları yaz kılarken kış için Zemheri’yle baharın arasından utanır. Sabahı küstürür de mağrur bir bakış için Simsiyah kirpiklerin karasından utanır. Göç eden yıldızların gölgesinden kayar da Bir tek mutlu düş için tövbesinden cayar da Her derde içerleyip kendi derdi sayar da Gündüzü gece kılan yarasından utanır. Saatleri katledip takvimleri yırtarak Yazdığı satırların özlemiyle artarak Yorulmuş anıları elleriyle tartarak Bomboş kalmış yüreğin darasından utanır. Güllerin arasından dikenleri seçmişken Hüznün dar köprüsünden hiç hesapsız geçmişken Sabaha dek, aşk denen meyi susuz içmişken İçindeki sarhoşun narasından utanır. Uykusuz gecelere hayalleri yükleyip Hüsranın kuytusuna bin bir umut ekleyip Vuslat denen kapının uzağında bekleyip Bir gün elbet gelecek sırasından utanır. Bin kere tövbe etse, belki tutmaz bir kere Ama, teslim olur hep aşk isimli hançere. Sol yanını çıkarıp, koyarak orta yere Şurasından be dostum, şurasından utanır… 29.11.2008 Beylikdüzü |
Hüsranın kuytusuna bin bir umut ekleyip
Vuslat denen kapının uzağında bekleyip
Bir gün elbet gelecek sırasından utanır.
Bin kere tövbe etse, belki tutmaz bir kere
Ama, teslim olur hep aşk isimli hançere.
Sol yanını çıkarıp, koyarak orta yere
Şurasından be dostum, şurasından utanır…
super...tebrikler...