-Başlıksız-
ruhum sen o tatlı hüznün asırlık otağı
çoban kavallarında ayaz sevmişler sofrasında bal ruhum çarpan yıldızlara geçirimsiz gönlün çocuğu ve yiyen kendini gözyaşıyla bir vurgun bütün gemiler şimdi bir gitmek fiilinde duırgun çürüme kokusu bereketi konduların sarı kara bir fırtına gibi sarhoş gezmekte iç sıkıntısıdır şimdi ezen nefesimi sen değil misin ruhum benden biraz geride ve acı soğuk yemiş bir demir gibi soğuk içinle seven en çok sen çoktandır dindirmedin mi kalp atımını ürpertili bir muımu söndürür gibi uzanıp hani şarkılı nefesinle |
ve acı soğuk yemiş bir demir gibi soğuk içinle seven en çok
sen çoktandır
dindirmedin mi kalp atımını
ürpertili bir muımu söndürür gibi
uzanıp hani şarkılı nefesinle
Kutluyorum güzel dizelerinizi.
Saygı ve selamlarımla.