6
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
99
Okunma
Yüksek duvarların içinde
ayaklarının altından bir ürperti gibi toz kalkar,
“terleme” diyen bir rüzgâr
soğuk bir fısıltı gibi iner omuzlarına.
Eteği, hafif bir sır
bir sağa, bir sola salınır;
gölgede saklanan ince bir titreşim ritim tutar.
...
Yüksek duvarlar her seferinde biraz daha alçalır;
artık loş merdivenler
ona yetişemez.
Gülüşü,
çakıl taşlarının arasına düşen bir tını değil.
küçük bir gece böceği,
karanlığı kemiren bir ışık parçası salar.
...
Ev seslenir:
Oysa o,
gölgesiyle yarışmayı yeni öğrenmiştir;
tedirgin bir çocuğun ikinci kalbi.
gece
ayaklarına ince bir ısırık bırakır.
Kasım 2025
5.0
100% (3)