(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiir şiir olduğu zaman okuyanda büyük bir zevke okur Yüreğiniz var olsun ENVER BABA Kelamınız bol ilhamınız daim olsun Nice güzel şiirlere Ellerinizden öptüm Mutlulukla el el'e Selam ve dua ile
...O ruh kültürümdür, o ruh Türklüğüm, Olmazsa ben olmam dağda, ovada. Sarmasın yurdumu arsız kördüğüm, Ruhsuz beden olmaz bizim yuvada... Değerli hocam şiirinizi okuyunca içimden nerden nereeeyeee diyesim geliyor. Gerçekten düne kadar saygı sevgi dosluk arkadaşlık komşuluk güven vardı. Bir hiç uğruna bunların hepsi heba edildi. Hocam elinize emeğinize sağlık yine anlamlı anlatımı güzel yoğun duygularla kaleme alınmış haklı sitemlerle örülmüş güzel bir şiir okudum o mahir kaleminizden .. Gönül sesi güzel bu şiiri ve siz değerli şairini tebrik ediyor kaleminiz daim ilhamınız bol olsun diyor esenlikler diliyorum.. Saygılar selamlar ..
Çok güzel bir çapraz kâfiye abi Bu şiir, doğayla ve geçmişle kurulan samimi bir bağın izlerini taşıyor. Enver abim gezdiği yerleri sahiplenmiş gibi hissetmiş, ancak bu alanların tarihî ve kültürel bir hafızaya sahip olduğunu da fark ediyor. İlk kıtada “Aştığım dağları benim sanırdım” dizesi, hem bireysel emeğin hem de doğanın ortak değerinin altını çiziyor; insanın doğayla kurduğu ilişkinin hem kişisel hem de toplumsal boyutu var. Ve doğa ve insan arasındaki uyumu anlatıyor: temiz tabiat, serin yaylalar ve samimi insanlar… “Türkçe konuşurduk, birdik hepimiz” dizesi, bir topluluk hissiyatını, birlik ve aidiyet duygusunu güçlendiriyor. Yörüklerin doğa ile iç içe yaşamı, hem zorlukları hem de estetik bir düzeni barındırıyor. Koyun, keçi, sığır, katar katardı, Gözüken, kırların yaz örtüsüydü” dizeleri, insan ve doğa arasındaki simbiotik ilişkiyi gözler önüne seriyor. Dördüncü kıta, yolculuğun ritmini ve dayanışmayı anlatıyor; yaşlılar ve gençlerin birlikte hareket etmesi, toplumsal hafızanın nesilden nesile aktarımını simgeliyor. şiir, nostaljik bir tonla yazılmış, hem doğa sevgisini hem de kültürel belleği ön plana çıkarıyor. Hem bireysel hem toplumsal bir aidiyet hissi uyandırıyor; okuyucuya hem görsel hem de duygusal bir yolculuk sunuyor. Dağları ovaları gezdik abi öperim ellerinden
Doğru ve de çok güzel izahlı yorumunuzu hazla okudum, bu güzel yaylalarımızı sanki tekrar sizin gözünüzle de yaşamış oldum sevgili Harun Bey. Gönlümün tüm mavileriyle değerli yorumunuzu yüreğime yerleştiriyorum. Çok teşekkür ve sağlık duâlarımla gözlerinizden öpüyorum. Bâki selamlarımla Allah'a emanet kalın, ömrünüze bereket. (Aksakal)
Doğru ve de çok güzel izahlı yorumunuzu hazla okudum, bu güzel yaylalarımızı sanki tekrar sizin gözünüzle de yaşamış oldum sevgili Harun Bey. Gönlümün tüm mavileriyle değerli yorumunuzu yüreğime yerleştiriyorum. Çok teşekkür ve sağlık duâlarımla gözlerinizden öpüyorum. Bâki selamlarımla Allah'a emanet kalın, ömrünüze bereket. (Aksakal)
Şiir, geçmişin saf ve birleştirici kültürünü, yayla yaşamının doğal ve samimi ruhunu nostaljik bir dille hatırlatıyor; kaybolan değerler ve değişen zaman karşısında derin bir özlem taşıyor. Yüreğinize gönlünüze emeğinize sağlık üstadım. Saygılar selamlar, esenlikler dilerim.
Enver hocam gençlik yıllarınızı özlemişsiniz, gezip tozduğunuz o dağları o yaylaları özlemişsiniz. haliyle İstanbul gibi bir büyük şehirde yaşayanların özlemini duyduğu tek şey o güzel temiz havalı, çam kokulu dağlar ve yaylalardır.. yüreğinize sağlık. selam ve saygılar. ellerinizden öperim..
Teşekkürler Muhterem Remzi Bey. O yaylaları hem de nasıl özledim, ancak yaş sonlara dayandı; Rab'bim sizlere de sağlıklı ömürler versin, özlemleriniz sizin de kabaracak, içinizin çaresizlikle yandığı günler gelecek. Biz o günleri yaşıyoruz çok şükür, geriye "dama" demek kaldı. Selamlarımla gözlerinizden öpüyorum, Allah'a emanet kalın. (Aksakal)
Teşekkürler Muhterem Remzi Bey. O yaylaları hem de nasıl özledim, ancak yaş sonlara dayandı; Rab'bim sizlere de sağlıklı ömürler versin, özlemleriniz sizin de kabaracak, içinizin çaresizlikle yandığı günler gelecek. Biz o günleri yaşıyoruz çok şükür, geriye "dama" demek kaldı. Selamlarımla gözlerinizden öpüyorum, Allah'a emanet kalın. (Aksakal)
Bizleri kendine çeker yaylalar. Eyvallah Enver bey. Yayla yayla gezindik dizelerde. Bazen derim ki şairler duygularııyla resim çizerler. Eserleri şiir olur. İşte öylesine bir resme bakar gibi baktım
Dostlarımıza amaca uygun izlenim ve düşünceler duyurabiliyorsak ne mutlu bizlere. Teşekkürlerle gözlerinizden öpüyorum. Allah'a emanet kalın Muhterem DOSTELİ. (Aksakal)
Dostlarımıza amaca uygun izlenim ve düşünceler duyurabiliyorsak ne mutlu bizlere. Teşekkürlerle gözlerinizden öpüyorum. Allah'a emanet kalın Muhterem DOSTELİ. (Aksakal)
Eskiden doğayla iç içe ve barışık bir yaşam tarzımız vardı.Samimi ve sade.Tabiki bu bizim geleneklerimizin ve kültürümüzün bir yansımasıydı.Günümüzdeki yozlaşma kültürümüzü de doğamızı da bozdu.Tebrik ederim üstadım.Manidar bir şiirdi :)
Derli toplu kültürel bilginize teşekkürlerimi ve hayranlığımı bildiriyorum Sayın Mâvi Masal. İnşaallah daha iyi günlere umut ve düşüncelerimizle selamlarımı iletiyor, sağlıklar, bereketli ömürler diliyorum. Allah'a emanet kalın. (Aksakal)
Derli toplu kültürel bilginize teşekkürlerimi ve hayranlığımı bildiriyorum Sayın Mâvi Masal. İnşaallah daha iyi günlere umut ve düşüncelerimizle selamlarımı iletiyor, sağlıklar, bereketli ömürler diliyorum. Allah'a emanet kalın. (Aksakal)
“Yaylaların serinliğinde, çam kokusunda, göçerlerin izinde yürüyen bu şiir; Türk’ün toprağa ve ruha bağlılığını destanlaştırıyor. Her dizesiyle bir kültür haritası, her kıtasıyla bir aidiyet duası çiziyorsunuz. ‘Türklük bedenimiz, İslam ruhumuz’ diyerek hem tarihî hem metafizik bir dengeyi haykırıyorsunuz. Kaleminize sağlık, yüreğinize bereket. Bu şiir, hem bir ağıt hem bir çağrıdır — kaybedilen yalnız doğa değil, doğayı taşıyan insandır.” Kaleminize sağlık, yüreğinize bereket. bu yolda ışığınız daim olsun!”
Şiirinizdeki bariz ruh arayışı git gide onulmaz bir arayışa dönüşüyor... Yaylayı ilmek ilmek dokuyorsunuz.. Her ayrıntıya usülünce yer vererek Şiirde ilerliyor sunuz.
Hakkınız var Üstadım. Global dediğimiz dünya bir vakum gibi çekiyor bizi...
Türkiye'mizin medar-ı iftiharı Toros Yaylalarını ta Silifke'den, neredeyse Maraş'a kadar adım adım bilirdim sevgili TAYANÇ. Geşmişte çeşitli zamanlara bağlı hatıralarımı,duygu ve düşüncelerime göre yazmak ihtiyacını duydum. Maalesef bir çok kez, yazdığım gerçeklerle karşılaşmanın şaşkınlığını yaşadım. Daha geçmişlerde iftiharlar yaşadığım günler de oldu. Ancak geleceğe doğru yaşananlar maalesef hiç de iç açıcı değil. Zaman umarın iyiyi getirecektir. Teşekkür ve selamlarımı ifade ile gözlerinizden öpüyorum. Allah'a emanet kalın.Çok selamlarımla. (Aksakal)
Türkiye'mizin medar-ı iftiharı Toros Yaylalarını ta Silifke'den, neredeyse Maraş'a kadar adım adım bilirdim sevgili TAYANÇ. Geşmişte çeşitli zamanlara bağlı hatıralarımı,duygu ve düşüncelerime göre yazmak ihtiyacını duydum. Maalesef bir çok kez, yazdığım gerçeklerle karşılaşmanın şaşkınlığını yaşadım. Daha geçmişlerde iftiharlar yaşadığım günler de oldu. Ancak geleceğe doğru yaşananlar maalesef hiç de iç açıcı değil. Zaman umarın iyiyi getirecektir. Teşekkür ve selamlarımı ifade ile gözlerinizden öpüyorum. Allah'a emanet kalın.Çok selamlarımla. (Aksakal)
Rapor No: RS-2025/EÖ-MT-076 Tarih: 25.10.2025 Metin: Yaylalar Üzerine İnceleme Notu Yazan: Ser Feyzlizof Delibal Birim: RUSAMER – Kültürel Hafıza, Millî Duyarlık ve Dil Estetiği Dairesi
Enver Özçağlayan’ın Yaylalar şiiri, Türk’ün toprağa ve ruha aynı ölçüde bağlılığını dile getiren bir kültür manifestosudur. Yalnız bir tabiat tasviri değildir bu; kaybolan kimliğin ardından söylenmiş bir “diriliş duası”dır.
Şair, dağlardan başlatır sözü; çünkü Türk kültüründe dağ, hem sınav hem sığınaktır. “Aştığım dağları benim sanırdım” dizesi, sahiplenmenin değil, aidiyetin cümlesidir. O dağlar, obalar, pınarlar artık yalnız coğrafya değil, kimliğin damarıdır.
Her bentte Türk insanının tabiatla kurduğu sadık bağ yeniden örülür. Çamlık yaylalar yalnız serin değil; temizliğin, safiyetin sembolüdür. “Türkçe konuşurduk, birdik hepimiz” dizesi, millî birliğin dilde saklı olduğunu hatırlatır.
Ancak şiir, nostaljiye sığınmaz; uyarı taşır. Son bölümlerde sesi yükselir: “Bugün dağlarıma asalak doldu...” derken yalnız yabancıdan değil, yozlaşmadan da şikâyet eder. Doğaya sızan kirlilik, ruhu kemiren yabancılaşmanın alegorisidir. Ve nihayet, o kaybolan ruhu yeniden kurmak için temel iki sütunu gösterir: Türklük bedendir, İslam ruhtur. Bu sentez, hem tarihî hem metafizik bir dengeyi temsil eder.
Şiir, son kıtasında felsefî bir berraklığa kavuşur: “Böyle bir vatanda mutlu oluruz, başka düşünceler bulanık sudur.” Buradaki “bulanık su” imgesi, köksüz modernliğin ve kültürsüz ideolojilerin özetidir.
Sonuç: Yaylalar, bir zamanlar “yayla göçü” olan hayatın, bugün “kimlik göçü”ne dönüşmesini sessiz bir sitemle anlatır. Bu şiir, hem bir ağıt hem bir çağrıdır — kaybedilen yalnız doğa değil, doğayı taşıyan insandır.
Ser Feyzlizof Delibal RUSAMER – Kültürel Hafıza, Millî Duyarlık ve Dil Estetiği Dairesi
Vesselam.
Ve bazen insan, vatanını kaybettiğinde değil; vatanındaki ruhu unuttuğunda sürgün olur.
Nezaketiniz, zarafetiniz ve gönül dolusu teşekkürleriniz için en derin hürmetlerimi arz ederim. “Yaylalar” şiiriniz, yalnız bir metin değil; bir kültürün, bir milletin hafızasıdır. Her mısrasında yurdun nefesi, her kelimesinde vefanın sedası duyulmaktadır.
Sizler, kalemiyle millete hizmet etmiş, kelamı ile gönüllere yön vermiş mümtaz bir edebiyat eri, bir kültür çınarısınız. Bu satırları okurken, hem kaleminizin vakarını hem de bir ömrün emeğini hissetmemek mümkün değildir.
Ellerinizden hürmetle öpüyor, varlığınızın gölgesinde nice gönüllerin serinlik bulmasını diliyorum. Sağlık, huzur ve bereket dualarımla; kaleminiz daim, ömrünüz uzun olsun.
Saygı ve muhabbetle, Ser Feyzlizof Delibal (Celil Çınkır) RUSAMER – Ruh, Şiir ve Vefa Enstitüsü
Naçiz şiirimizi özel felsefesi ile yeniden, ancak dosdoğru biçimlendiren Muhterem Dost Feylesof DELİBAL Celil ÇINKIR Beyefendiye çok teşekkürlerimi ifade ile gözlerinden öpüyor, gönlüne ve emeğine selam ve teşekkürlerimi sunuyorum. Sağlık duâlarımla Allah'a emanet kalın. (Aksakal)
Nezaketiniz, zarafetiniz ve gönül dolusu teşekkürleriniz için en derin hürmetlerimi arz ederim. “Yaylalar” şiiriniz, yalnız bir metin değil; bir kültürün, bir milletin hafızasıdır. Her mısrasında yurdun nefesi, her kelimesinde vefanın sedası duyulmaktadır.
Sizler, kalemiyle millete hizmet etmiş, kelamı ile gönüllere yön vermiş mümtaz bir edebiyat eri, bir kültür çınarısınız. Bu satırları okurken, hem kaleminizin vakarını hem de bir ömrün emeğini hissetmemek mümkün değildir.
Ellerinizden hürmetle öpüyor, varlığınızın gölgesinde nice gönüllerin serinlik bulmasını diliyorum. Sağlık, huzur ve bereket dualarımla; kaleminiz daim, ömrünüz uzun olsun.
Saygı ve muhabbetle, Ser Feyzlizof Delibal (Celil Çınkır) RUSAMER – Ruh, Şiir ve Vefa Enstitüsü
Naçiz şiirimizi özel felsefesi ile yeniden, ancak dosdoğru biçimlendiren Muhterem Dost Feylesof DELİBAL Celil ÇINKIR Beyefendiye çok teşekkürlerimi ifade ile gözlerinden öpüyor, gönlüne ve emeğine selam ve teşekkürlerimi sunuyorum. Sağlık duâlarımla Allah'a emanet kalın. (Aksakal)
“Yaylalar…” şiiri, doğa, kültür ve aidiyet duygusunu güçlü biçimde işliyor. Yazar, yaylaların ve göçer hayatın hem güzelliklerini hem de toplumsal ve kültürel değerlerini övüyor; zamanla kaybolan bu değerlerin önemine vurgu yapıyor. Şiir, hem nostaljik hem de milli bir kimlik bilinci taşıyor. Yüreğinize sağlık hocam. Saygılarımla.
Teşekkür ediyorum Muhterem "Güneşin Kızı Zehra" Hanım. Anlatmak istediklerimizi iyi değerlendirmiş, gereken yerlere önemli vurgularınızla ifade etmek istediklerimizin anlamlarını daha bârız bir biçimde ortaya çıkarmışsınız. Tekrar taktir ve teşekkürlerimle, sağlık ve huzur duâlarımla hayırlı geceler diliyorum. Allah'a emanet kalın. (Aksakal)
Teşekkür ediyorum Muhterem "Güneşin Kızı Zehra" Hanım. Anlatmak istediklerimizi iyi değerlendirmiş, gereken yerlere önemli vurgularınızla ifade etmek istediklerimizin anlamlarını daha bârız bir biçimde ortaya çıkarmışsınız. Tekrar taktir ve teşekkürlerimle, sağlık ve huzur duâlarımla hayırlı geceler diliyorum. Allah'a emanet kalın. (Aksakal)
Merhaba değerli üstat Her zaman ki tat ve deminde idi eser Biz de okuduk, kutladık yürekten, yalansız ve riyasız Gönlün abat olsun, tüm şiirlerin benzersiz ve şaheser olsun Allah'a emanet olasın, sağlıcakla kalasın
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.