Gönlünün arzusuna göre iş yapma ki, sırtına pişmanlık yükü yüklenmeyesin. ferideddin attar
Pirsair
Pirsair
VİP ÜYE

Mevsimlerin Çığlığında İnsan

Yorum

Mevsimlerin Çığlığında İnsan

( 2 kişi )

0

Yorum

7

Beğeni

5,0

Puan

103

Okunma

Mevsimlerin Çığlığında İnsan

Mevsimlerin Çığlığında İnsan

Bir gül açar ilkbaharda,
kökleri toprağa değil,
kalbin en karanlık yerine uzanır.
Her yaprağı bir zamanı taşır,
seneler ayları, aylar günleri, günler saatleri,
ve her saat biraz daha yaklaştırır ayrılığa.

Ayrılık bir yol değil,
yüreğin kendi içinde açtığı derin bir hendektir.
Kavuşma, o hendeğin üstünden atlamak ister,
ama çoğu zaman düşer,
düşerken ihanetin soğuk taşına çarpar.
Ve insan öğrenir:
her umut biraz zehir,
her sevinç biraz yara taşır.

Yaz gelir,
deniz kabarır,
dalgalar sahildeki bütün izleri yutar.
Gidenin adı silinir kumdan,
ama kalan kalbin taşına kazınır.
Gurbet, sadece uzak şehirlerin adı değildir;
gurbet, insanın kendi içine yabancılaşmasıdır.
Her suskunluk biraz demir parmaklık örer,
her nefes, kafesin içinde yankılanır.

Sonbahar döner,
ağaçların dili sarıya boyanır.
Her yaprak bir ihanet gibi iner toprağa,
her rüzgâr, yarım kalmış bir söz taşır kulağa.
Ve insan, duvarların ardında büyütür yalnızlığını;
tuğlaların arasına çamur değil,
kendi gözyaşını sıvar.
Kanla karışır hüzün,
acıyla mühürlenir sessizlik.
Taşların altında saklı her çığlık,
zamana gömülür.

Kış iner.
Soğuk, yalnız bedeni değil,
ruhu da dondurur.
Zaman, mezar taşı gibi dikilir önümüze,
ve biz, her nefeste biraz daha gömülürüz
kendi sessizliğimize.
Araf burada başlar:
Bir adım ileriye cennet,
bir adım geriye cehennem,
ama çoğu insan,
olduğu yerde, suskunluğun tam ortasında kalır.
Çünkü kalmak, gitmekten de ağırdır bazen,
ve susmak, bağırmaktan daha yakıcıdır.

Açlıkla susuzluk birbirine karışır,
susuzluk kana, kan toprağa…
toprak mezara dönüşür,
mezar dikili taşla konuşur:
“Burada, kendi çığlığını susturanlar uyur.”
Ve deniz, dalgalarıyla aynı fısıltıyı tekrar eder:
“Burada, kendi kalbine yenilenler boğulur.”

Sevmek, bazen merhem gibi dokunur,
ama çoğu kez zehirdir.
Sevilmek, bazen gökyüzüne açılan kapıdır,
ama bazen en derin yara.
Gitmek, her zaman ölümü taşır içinde,
kalmak, her zaman ceza olur insana.

Ve işte bütün mevsimler
tek bir gülün hayatında birleşir.
İlkbaharda açar umut,
yazda kavrulur,
sonbaharda düşer,
kışta gömülür.
Ama o gülün adı,
hiçbir mevsimde silinmez,
çünkü o ad, kalbe kazılıdır.

O zaman öğrenir insan:
hayat dört mevsim değildir,
hayat tek bir çığlıktır.
Göğe yükselir,
dalgalarla yankılanır,
mezar taşında susar,
ama kalpte hep kanar.

Ve şimdi biliyorum; insanın en büyük mezarı,
kendi çığlığını duyamadığı kalbidir.

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (2)

5.0

100% (2)

Mevsimlerin çığlığında insan Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Mevsimlerin çığlığında insan şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Mevsimlerin Çığlığında İnsan şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL