3
Yorum
15
Beğeni
4,6
Puan
422
Okunma

Kentin ortasında bir çocuk düşer,
kimse duymaz.
Çünkü kulaklarımızı
gürültüye teslim ettik.
Tarlalarda ter kurur,
ekmek yine pahalıdır.
Bir annenin duası
pazarda yarım kalır,
bir babanın sesi
fabrika kapısında yutulur.
Ve biz,
gözlerimizi göğe kaldırıp
sanki yıldızlardan adalet bekleriz,
ama toprağın altında
çürüyen elleri görmeyiz.
Oysa tarih,
unutmaz hiçbir çığlığı.
Bir taş susar belki,
ama milyon taş
birleşince duvar olur,
barikat olur,
hakikat olur...
İşte o gün,
ekmeğin kokusu yeniden
halkın sofrasına döner,
ve çocuklar,
sırasız bir gülüşle
yeniden büyürler.
5.0
91% (10)
1.0
9% (1)