3
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
218
Okunma

Şu dünya ne günahkar, ne garip bir pencere,
Bana düşen rolleri, çizmesini izledim.
Savaşlar bitmiyor hiç, bitmiyor ki cendere,
Zalimin mazlumunu, ezmesini izledim.
Güller yeniden açar, yaprak bir daha kurur,
Melek işini yapar, insan yerinde durur,
İnek kadına teper, adam ineği vurur,
Şeytanın ilmeğini, çözmesini izledim.
Bir bedel ödenecek, hani çok tatlı canda,
Ceylana yem ol denir, haklı çıkar aslanda,
Her şey gerçek bir rüya, suret yoktur aslında,
Kanatsız kalan kuşun gezmesini izledim.
Kulluk bana düşerse, Allah’adır niyazım,
Dağıttıkça çoğalır, çok oldukça birazım,
Kazılacak yerlere, olmaz da ihtirazım,
Yorgun düşmüş işçinin kazmasını izledim.
İnsan oğlu hep sever, ağlarken de güler de,
Koyar başını taşa, bıçağını biler de,
Daha bir mutluluğun, gerisinden ilerde,
Yüzü yanık yosmanın, hızmasını izledim.
Bir el çıktı dünyaya, Allah’ın tarafından,
Sevdanın orduları, çekilirken safından,
Zorbalar kılıcını, çıkarttı kılıfından,
Bir insanın insanı, üzmesini izledim.
Fütuhat su gibidir, tat kalır genizlerde,
Kavuşmak miladını, unuttum o gözlerde,
Adı mutluluk denen, kurumuş denizlerde,
Kağıttan bir sandalın, yüzmesini izledim.
Var mı bildiğiniz gün, şafak her gün sökmedi?
Hangi sevda vardır ki, kahrını hiç çekmedi,
Hangi iyi masalda, kız gözyaşı dökmedi,
Kapkara gözlerinden, süzmesini izledim.
Tek dişli canavarlar, bilerdi dişlerini,
Kıvrandıkça doğdular, gördüm ölüşlerini,
Dört yaşlı bir adamın, sahte gülüşlerini,
Kırk yaşlı bir çocuğun, bozmasını izledim.
Gözlerimden damladı, siyahın boyaları
Batık bir sahil gibi, kalbimin kıyıları,
Sert esen rüzgarlarım, yalarken kayaları,
Ömrümün avuç avuç, tozmasını izledim,
Kimine huzur verdi kimine şöhret ve şan
Bu dünya saltanatı, kalpleri aldı nişan!
Bunca varlık içinde, nasıl olduk perişan,
Bir Şair’ in bu hâli, yazmasını izledim.../ ŞİİRLERİN ŞAİRİ...
5.0
100% (4)