1
Yorum
19
Beğeni
5,0
Puan
236
Okunma
Ben sensiz kaldığımda
Yokluğuna, birde hüznüme
Mektup yazardım
Ah !.. Bayram sabahlarım
Düşlerim bana koşuyor
En güzel akşamlarımdı benim seninle
Karanlıklar çökeli, yıkılalı çatım benim
Şiirler yazsam da hecelerim ezer kalbim
Elim kalem tutup yazamam seni
Gül kurusu mektupların, seslenen sesin
Hala o eski elbisemin cebinde saklı
Gel de yeniden çiçek açsın, bu kuru ağaç
Gözüm görse de süzemem seni
Hayat toz pembeydi gözlerimde bir zamanlar
Her nere baksam gökyüzü ışıl ışıl
Ufuklar masmavi, deniz masmaviydi
Oysa şimdi yüreğimde bir düğüm var, çözülmeyen
Sen akşamların ötesinde eski bir şarkı gibi
Sokulursun rüyalarıma, sancılı bir ezgi olup
Ve sen, her zaman
Yağmur bekleyen toprak gibi
Güneşin sıcaklığında özlenen can gibi
Girersin düşlerime; eski çağ masumluğu
Ve, güzelliğinde
Uzak bir iklimin akşamına dayadım başımı
Gözlerini hayal ediyorum
İsyankarlığım büyüyor, hasretim büyüyor, ayrılığın
Gözlerini alıp sisli aynalara hapsediyorum
Dinmese de göz yaşlarım, her şey dönse de tersine
Ben... işte böyle
Sürgünüm gözlerine
Mahşerin tarihini bilmiyor sürgünlüğüm !
Bu duygusuz kentin tutsak sevdası
Gözyaşı dolu bir denizim, bir okyanus
Bir bilsen şimdi, nasıl çaresiz bitkinim
Nasıl sana muhtaç gözlerim... görebilsen
Yorgunum akşamlar gibi, geceler gibi yitik !
Yerden yere vuruyor, kahrediyor beni
Hasret dolu, özlem dolu, her şarkı, her betik
Günay Koçak
22 / 7 / 2025
5.0
100% (11)