Sabahın Seherinde bir ses geldi derinden
Sandım ki gül dalında, bülbüller ötüşüyor
Tepeden tırnağayım, mesaj geldi birinden
Muhabbetin deminde, âşıklar atışıyor.

Bir baktım Barış’la Cem, Veysel’le söyleşiyor
Acılar ağıtlarla oturup eğleşiyor
İkiz kardeş gibiler, nağmeler paylaşıyor
Türküler çuşa gelmiş, emişip bitişiyor.

Yiğitlik Pir Sultan’da, bir incecik tel gibi
Çakırcalı İzmir’de, yüce dağda yel gibi
Efeler diz vururken, gözyaşları sel gibi
Bozkır’da tezeneler, yan yana yatışıyor.

Artvin Rize Bayburt’ta horonlar tepişiyor
Karacoğlan sazıyla sohbete yetişiyor
Köroğlu Nigar’ıyla, Bolu’da öpüşüyor
Kılıç kalkan çeki çak, meydanda çatışıyor.

Namdar Rahmi -Karakoç şiirlerle coşuyor
Cahit otuz beşinde, son demini yaşıyor
Esat Mahmut Yaban’la, bu günlere koşuyor
Ellerim kuşkanadı, yüreğim tutuşuyor.

Ne günlerden ne güne ulaştık bilinmiyor
Peş pese nasihatler dikkate alınmıyor
Ben varım davasından geri de kalınmıyor
Aynı tastan içenler, suyunu yutuşuyor.

Neyzemî nerden nere, zıplayarak atladın
Bir türküyle başladın, derdimizi katladın
Pimi çekilmiş gibi, elimizde patladın
Geçmişini, bilmeyen, didişip itişiyor.

Necati OCAKCI (Aşık NEYZEMÎ)

YELEKKÜRLER

Karanlıklara inat kalkıyorum yerimden
Çok gurur duyuyorum alnımdaki terimden
Emsalsiz dev yarattım bu kutlu eserimden
Ne zaman darda kalsam umudum yetişiyor.
........Dosteli

Tutuşan yüreğiniz, binler kere var olsun
Atışan aşıklarım, gönüllere yâr olsun
O gönül dostlarına, iki cihan dâr olsun
Baktım ki Ömer Ali, dergâhta katışıyor.
.......Murat Kahraman Muradî