EvcilikYeniden dönelim o küçük parmaklara, O pembe yanaklılar olalım yine Camdan seyredelim birbirimizi, Kızarsın yanaklarım, Bana el sallayınca sen Ben örtüyü yürüteyim ablama çaktırmadan, Sen mutfaktan aşır üç beş yiyecek Sorarlarsa sen Ayşelere ipe, Ben Ömerlere top oynamaya Dur bir de ayran yapayım sana Mayası yeni tutmuş yoğurttan Şöyle yoldan uzak bir yerinde bahçenin, Dut ağacın gölgesi altına mesela Serelim turuncu kareli sofra örtüsünü Sen hazırlarken yemekleri, Bende işe gideyim yalancıktan. Ben baba olayım, sen anne Oyuncak bebeğin oğlumuz olsun Ben ikinize uydurma masallar anlatırken Ayaklarında uyut ağlayan bebeğimizi. Sonra uzanalım yan yana, Gözlerimiz birleşsin gökyüzünde Ben bulutları hayvanlara benzetirken Elimi tut sen birden bire. Kırmızıya kesen yüzümle Utangaç tebessümler yollarken sana Sen yaşından büyük laflar et bana; — Büyüyünce hiç ayrılmayalım olur mu? Annen balkondan çağırırken seni Akşam olmuş farkına bile varmamışız Nasıl yaptıysam öpmüşüm seni yanağından Aynı o filmdeki kız gibi bakmışsın gözlerime Ben o an dünyanın en mutlu yerinde. Kaçar adımlarla evine koşarken Arkandan öylece bakakaldım ben. Ablama onunla biz evlendik dedim Okşadı başımı, sevdi, güldü. Annem duyunca bir temiz dövdü. İşte o zaman anladım. Sevmek zordu, acıydı, yasaktı Ama tadı dondurmadan bile güzeldi Hele senin yanaklarındayken… lacivert |
harika olmuş...
yüreğinize sağlık...