HİÇ AĞLAMAMIŞ GİBİ
Hiç ağlamamış gibi...
Hiç ağlamamış gibi; su içmek,yemek yemek, arkadaşlarınla sohbet etmek-hatta gülmek- evet gülmek! Ve ağlamak! Yeni baştan... Ve ağlayamamak! en baştan... Hiç ağlamamış gibi şarkı söylemek, şiir- yazı yazmak- okumak, bakmak, görmek! bitirmek, başlamak... Hiç ağlamamış gibi; senin için gözyaşlarıyla ıslanıp kuruyan, yanaklarını sildiğinde, yanaklarındaki garip sızıyı, garipsemek... Hiç ağlamamış gibi, mutluluktan, umuttan pay ummak, ama bulamamak... Hiç ağlamamış gibi, hak etmiş gibi; kaybetmek, bulamamak... Savunamamak böylesinin daha iyi olacağını... Kabullenememek gidişini... Yazamamak umut ve senden gayri kokanları... Hiç ağlamamış gibi; yanmak... yanmak.. yanmak! Ve Şaşırmak! bu yangının yakınında buz kesmiş olmana... O küçük dedikleri yaşımda , "ben alev alev yanıyorken, sen nasıl buz kestin?" diye sorgulayacak yüreği bulmak, ve yangında kaybetmek... Ne çare... Hiç ağlamamış gibi... Yıllardır ağlayana çare bulamamak! Nedir, bilir misin? |
Saygılar