AHH..BE USTAM AHHH..
Ahh be ustam dedi çırak
Derinden bir iç çekişle Elim kalem tutsa… Ah…elim bir kalem tutsa Sana neler yazardım.. Bir bilsen..neler neler Bana okulu haram ettiler Emmim dayım bir oldu Babamın kafasına girdiler Oğlunu okutup ta ne yapacaksın Davarları sen mi otlatacaksın Ahh ustam ahh bana sebep oldular Elime bir değnek Ardıma da çomarı saldılar Gel de dağlara çıkma Gel de davarı otlatmak için Dağların eteklerini dolanma Ben daha pantolonumu toplayamazken Düştüm dağ yollarına Arkamda onca davarla Issız yerler, hep korkardım Ya gelirse kurtlar Sürüye, ya gelirse diye Akşamı yapardım Sonrada köyün yolunu tutardım Elimde kaval Dertli, dertli çalardım Köy yolları şahitti Bir de RABBİM Ahh be ustam ahh Ben neler çektim Şimdi biraz rahat ettim Allah razı olsun ustam senden Sen iyisin hepsinden Babamdan, dayımdan, emmimden Beni okula yolladın Allah razı olsun senden Yaşım biraz geçti ama Okumanın yaşı yoktur Derdi hep babannem Ustam.. dün öğretmende Aynısını söyledi! şaşırdım Babannem nerden biliyordu O da okumamış cahil bir kadındı Ama..hep anlatırdı kış günleri Ocağın önünde toplandığımız O uzun kış gecelerinde ATATÜRK’Ü bize Çıt çıkarmadan dinlerdik ailece Ocaktaki odunların çıtırtısından başka Ses yoktu evde Ustam....uzatmayayım neyse! ATATÜRK dermiş Babannem de dedemden duymuş Dedem uzun yıllar askerlik yapmış Savaşlara katılmış ATA’ mızın hizmetinde de bulunmuş O da ATATÜRK’ten öğrenmiş "OKUMANIN YAŞI YOKTUR" diye Dedem askerde.... askerde Ali Okuluna gitmiş Okumayı-yazmayı da orda öğrenmiş Ahh..be ustam ahh... Saat ne çabukta altı oldu! Müsadenle ustam Ben okulun yolunu tutsam Sana da, inşallah Bir teşekkür mektubu Bu akşam, öğretmenime yazdırsam! Öğrenince okumayı-yazmayı Bende o çobanlık günlerime Ağıtlar yaksam! Ahh...ustam ahh...unutmadım Aklımda! önce size yazacaktım Okurken de..boynunuza sarılıp Sevinçten... minnetten... ağlayacaktım Ağlayacaktım... ustam ağlayacaktım.... Güler Öz |