KOCA KAYAHer gün batımı daralırdı içi Üzerine abanırdı koca kaya Yırtmak isterdi göğsünü Göstermek isterdi aya Ay onu ne tanırdı Utanırdı Ağzını açmış birer yarasa vadiler Nasıl korku düşerdi yüreğine Gelince kırkikindiler Gözünde çakardı onca şimşek Yıldırımlar yüreğine düşerdi O yapayalnız erirdi Kim bilirdi Selvi boyuna bakardı aynada Uzun uzun tarardı saçlarını Bir iç geçirirdi derinden Mum erir kederinden Ne gelir elden Takılmış bir delinin ardına Güvenmiş kanatlarına Vermiş inadına Sevda adına Şimdi bir başına Bakar elin yabanına Karardıkça kararır içi Düşleri kavun içi Gelmez elin piçi! Kapanır saatlerce siyah-beyaz cama Çağla çağında ne bilsin Düşmüş soysuz adama Anne duy sesimi Al beni buralardan Bıktım bu adamdan Usandım yardan Gelmişti körpe bir fidan Yıllar geçti aradan Bir taş düştü koca kayadan Olmadı duyan Anne şimdi yan Hayrettin YAZICI |
yüreğinize sağlık...
sevgiler...